Arzumuz, hedefimiz Osmanlı Tarihi'ni asli, doğru zeminine/yörüngesine oturtmaktır. Batılıların yazdığı, akademik, ilmi görünüşlü kitaplar, makaleler, Osmanlı'nın, Allah'ın buyruklarını yeryüzünde hakim kılmak için bir aletten ibaret devletini, Nizam-ı Alem idealini taşıyan bu kuruluşu, kendi imparatorlukları ile aynı görmekte, yapıştırdıkları "imparatorluk" yaftası ile onu, kendilerininki gibi sömürgeci olarak tanıtmaktadır. Temeldeki yanlışlık budur: Nizamı koruyan güvenlik güçleri ile, eline geçirdiği silahla eşkiyalık yapanları aynı işi yapıyorlarmış gibi gösterme yanlışlığıdır. Müsteşrikler gayrimüslim bir Batı'lı olarak, İslam'ı kabul etmeyebilirler, zaten bunu bekleyen de yoktur; ama, Osmanlı'yı ele alıp incelerken, 'objektif' olma iddiasındaki bu kişilerin, 'Osmanlı kendine nasıl bakmışsa, kendini hangi görevi üstlenmiş olarak görmüşse, onu o çerçevede değerlendirmeleri, o görevi ne derece başardığını göstermeleri, bu konudaki eksikliklerini belirtmeleri' gerekir. Halbuki yaptıkları Osmanlı Cihan Devleti'ni kendi dünya görüşlerine göre, 'kişi nasıl bilirsin?, kendim gibi' mantığına uygun olarak, kendi sömürgeci imparatorlukları ile aynı yörüngeye oturtmaktır. Katılmadığımız, reddettiğimiz büyük yanlışlık budur.