“Ben hiçbir ideolojiyi doğru bulmuyorum, kendi aklımın yolundan gidiyorum” diyenler, size kötü bir haberim var. Eğer bu düzenin dışında insanlığın neler yapabileceğine dair merakınız, umutlarınız yoksa; maalesef bu düzenin medyası, eğitimi, propagandası altında kalıyorsunuz ve fikirleriniz ona göre şekilleniyor demektir. Ağırlıklı olarak düzenin dışını gösteren kitaplar okumak da tek yönlü okuma yapmak demek olmuyor, günlük hayatta maruz kaldığınız propagandalara panzehir almanız anlamına geliyor. Sonuçta yolcuların durumdan habersiz olduğu bir freni patlak otobüsteyken, bu otobüsten nasıl kurtulacağımızın yöntemine, yolcuları ikna etmenin yollarına kafa yormak gerekir; “azıcık da otobüste kalayım bakayım, buradakilerin fikri nedir” demek değil.