Risale-iNur u nasıl okumalıyız??
Çocuklarımıza ulaşmada problem yaşamamızın sebebi, “Bu müthiş (ahir zamanın son dilimi) zamanda ve dehşetli düşmanlar mukabilinde ve şiddetli tazyikat karşısında ve savletli bid’alar, dalâletler (sapkınlıklar) içerisinde”, ifsat, ahlâksızlık ve inkâr devrinde yaşamamızdandır! Öyle ise, dünya ve sonsuz hayatın mutluluğunu kazandıracak olan iman ve
Arkadaşlar çok çok rica ediyorum: Kur’an meali okurken sadece mealini(tercümesini) okuyup geçmeyiniz. Bir Ayet ve hadislerle açıklamalı meal alınız ya da tefsir okuyunuz. Sadece meal okumakla Kur’an okunmuş ve anlaşılmış olmuyor ve çevremde çok insanlar gördüm sadece meal okuyarak ateist vs oluyor. Aman dikkat!
Reklam
Okuyunuz..
Allah'ı anın anlatın tebliğ edin. Kendinize Müslüman diyorsanız yapın bunu lütfen. Korkmayın, çekinmeyin, utanmayın rica ediyorum yapmayın böyle. Deli desinler cahil desinler boş konuşuyor desinler umursamayın. İçinde iman ateşi olan çok gençler var bir bilseniz. Allah'ı duymayı anmayı o kadar çok hasret kalmışlar ki kendileri farkında değil. Senin benim gibi Müslümanlara ihtiyaçları var. Biz konuşmasak dinlemesek dogru yolu göstermek, anlatmak gibi bir niyetimiz olmasa heba olur giderler Allah korusun. Ömür kısa hesap yakın.. Allah hesabını soracak vallahi de soracak. Çabalayın gayret edin. Rabbimize hesap verecek yüzümüz olsun. Düşünün okuyup geçmeyin! Canınız sıkılsın, gerekirse uykularınız kaçsın ama kestirip atmayın acizlik göstermeyin.
Üstadım ne okuyalım?
Sezai Karakoç'u çok okuyunuz. Sezai, yeni şiiri çok iyi bilir. Çok yüklü, çok enteresan bir insandır. Sizden, Tanpınar'ın Huzur ile Beş Şehir'ini, Mithat Cemal'in Mehmet Akif'ini, Safiye Hanım'ın Ciğerdelen'ini, Orhan Veli'nin nesir yazılarını, Ataç'ın Günlerin Getirdiği'ni, Halikarnas Balıkçısı'nın Merhaba Akdeniz'ini, Cahit Beğenç'in Yol Notları serisini okumanızı rica ediyorum. Yukarıda sıralamaya çalıştığım kitaplarda Türkçe, muvazeneli ve güzeldir. Türkçe, ana sütü gibi ak ve helâl olmalıdır. Çok göznuru ve emek istiyor.
Bu güzel insanlar...
FETHİ GEMUHLUOĞLU'NUN OĞLU ALİ'YE MEKTUBU 10 Eylül 1977 Belde-i Tayyibe Azîz oğlum, Sen benim umudum, mutluluğum, şifâ ve dermanım, yaşama gücüm, yaşama sevincim ve kavgamın devamısın. Bir bayrak koşusu içindeyiz. İmânımı, inancımı, fikirlerimi sen ve o can kardeşin Selman ebediyete dek devam ettireceksiniz. Mektupların içimi donattı.
Üstad Risale-i Nur'u gazete gibi okumayınız diye bize uyarısı vardır. Malumunuz gazeteyi bir çok yerini göz atıp bırakırsınız. Üstad, Risale-i Nur nasıl okumamizi söyle beyan etmiştir. Risale-i Nur’u “anlayarak ve kabul ederek okumak.” gerekmektedir. “Bir sene bu Risaleleri ve bu dersleri anlayarak ve kabul ederek okuyan, bu zamanın mühim, hakikatli bir âlimi olabilir.” (Lem’alar) "Ey ehl-i tarikat kardeşlerim, bilhassa sizlere çok rica ediyorum, Risaleleri bir defa okuyunuz. Risaletü’n-Nur ve Mektubatü’n-Nur’un herbir satırında, bir kitabın tesirini bulamazsanız, bana ne derseniz deyiniz, kabul ediyorum. Tekrar çok tavsiye ediyorum, okuyun, okuyun. Okudukça, Risaleler feyzâver nurları saçıyorlar. Okudukça iştiyak getiriyorlar, usanç vermiyorlar. Başka kitapları bir-iki defa okusan, insana usanç veriyor. Halbuki Risaleler öyle değil, okudukça başka başka iman halleri telkin ediyorlar.” (Barla Lâhikası, s. 102) buyurmuştur. 
Bediüzzaman Said Nursî
Bediüzzaman Said Nursî
Reklam
39 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.