..... çimenlerin üzerinde koşup oynayan çiçekler, güneşte akan su, gerçeklerin görüntüsünü çevreleyen bütün manzara, bilinçsiz, dalgın çehresiyle bu gerçeklerin hatırasına daima eşlik eder; şüphesiz bu tabiat parçası, o bahçe köşesi, mütevazı bir yolcu, hayal kuran bir çocuk tarafından—kalabalığın arasından kaybolmuş bir anı yazarı tarafından incelenen bir kral misali—uzun uzun seyredildiklerinde, ileride, en geçici özelliklere varıncaya kadar, onun sayesinde yaşatılacaklarını hiç düşünmemişlerdir;Oysa coşkunluğum, çit boyunca uzanan, yakında yerini yabangüllerine bırakacak olan akdikenlerin kokusunu, iki yanı ağaçlı, çakıllı bir yolda yankısız bir ayak sesini, ırmakta yetişen bir bitkiye yapışarak bir anda patlayıp veren su kabarcığını yılların ötesine taşımayı başarmış, bu arada etraftaki yollar silinmiş, o yolların üzerinde yürüyen nerede, onların hatırasında ölmüştür...