Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Gönül ne kahve ister, ne kahvehane, Gönül sohbet ister, kahve bahane"
Sayfa 209Kitabı okudu
Kahveyle ilgili bir tekerleme
"Ehl-i keyfin keyfini ne tazeler? Taze elden, taze pişmiş, taze kahve tazeler!"
Sayfa 211Kitabı okudu
Reklam
"Söylenti başka, hakikat başka"
Sayfa 20 - Nesil Yayınları
"Kanuni Sultan Süleyman" adı ABD Senatosu'nda dünyadaki büyük kanun yapıcıların arasında yazar...
Sayfa 55 - Nesil Yayınları
"Kanuni" lakabını kanun yaptığı için değil, şer'î ve örfî kanunlara titizlikle uyduğu için alan Sultan Süleyman, ağaçlara zarar veren karınca sürüsünü öldürmekte günah olup olmadığını şeyhülislama soracak kadar dikkatli ve şefkatli bir padişahtır.
Sayfa 60 - Nesil Yayınları
Prof. Dr. Ahmet Akgündüz
"... İslâm hukuku, hükümdara bir takım suçlar ihdas edebilme ve bunlara cezalar koyabilme salahiyetini tanımıştır. Buna ta'zir denir. Padişah bir kimseyi bu çerçevede cezalandırabilir ve bu İslâm hukukuna aykırı değildir. Siyaseten katl, yani devlet başkanının, devletin birliği ve milletin dirliği için yaşaması zararlı görülen kimseleri öldürtmesi de ta'zir cezalarındandır. Bütün monarşilerde olduğu gibi, İslâm hukukuna göre de devlet başkanı yani padişah, yargı gücünü elinde tutar. Bir başka deyişle padişah başhakim mevkiindedir. Kadılar, ona vekâleten dava dinler ve onun namına hüküm verirler. Böyle olunca padişahın dava dinleyip, gerekirse suçluları cezalandırması hatta idamına hükmetmesi mümkün ve meşru idi. "
Sayfa 78 - Nesil Yayınları
Reklam
"Ne yaptıksa biz kendi kendimize yaptık!"
Sayfa 119 - Nesil Yayınları
M. Baudler, Osmanlı'nın Enderun eğitimi hakkında şunları yazıyor : "Türk milletinin başarılarına şaşmamak lazım ; çünkü onlar elit kadroları nasıl yetiştireceklerini, gençleri nasıl disipline edeceklerini biliyorlar. Bir yandan onları mükemmel insan haline getirirken, öte yandan kabiliyetlerine göre ödüllendirmeyi de ihmal etmiyorlar. "
Sayfa 125 - Nesil Yayınları
Thevenot, "Bir milyonluk koca İstanbul şehrinde dört yılda dört katl vak'ası görülmemiştir. Ticarî malla dolu olan muazzam kervansaraylar bile bir tek adam tarafından korunuyor. Türklerin sevdikleri bir Hıristiyan'a yapacakları en büyük iyilik, onu Müslüman etmektir" diyor.
Sayfa 139 - Nesil Yayınları
... Risk almak ve kararlı olmak anlamında kullanılan, "Kelle koltukta" deyiminin özünde yine cellatlar var. Cellatlar, Müslüman siyasetçilerin başlarını kestikten sonra, cesedi sırtüstü yatırır, kesik başlarını sağ koltuğunun altına koyarlardı. Bu yüzden devletin üst düzey görevlileri, "Kelle koltukta yaşıyoruz" sözünü çokça söylerlerdi. Bu deyimin hâlâ kullanıldığını biliyoruz.
Sayfa 198 - Nesil Yayınları
1.263 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.