Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Osmanlı'da "Kardeş ve evlat katli"
Fatih Sultan Mehmed Han, devletin daha evvel içine düştüğü birtakım tehlike ve hataları değerlendirip «Fâtih Kânunnâmeleri» denilen ka- nunnâmeleri hazırladı. Lakin sanılmamalıdır ki bunlar, onun veya o devirdeki ricâlin şahsî düşüncelerini aksettirir. Asla!.. Devlet idaresine dair pek çok kâide ihtiva eden bu kanunnâmelerde günümüze kadar
Sayfa 124 - Erkam yayınlarıKitabı okuyor
İlk Kardeş Katli
Birinci Murad tahta çıktığında hayatta iki kardeşi vardı: Halil ve İbrahim. Halil, Orhan Gazi'nin eşlerinden Theodo­ra'dan doğmuştu. Theodora, daha önce Bizans İmparatorluğu yapmış olan Kantakuzenos'un kızı idi. Şehzade Halil aynı za­manda Bizans İmparatoru Ioannes'in kızı ile nişanlıydı. İznik ve Eskişehir'de bulunan iki kardeş, Karaman ve Eretna beyliklerinin desteğiyle tahtı ele geçirmek için hare­kete geçmişlerdi. Amasya beyi Bahtiyar Bey Ankara'yı, Kara­manoğulları da Sivrihisar'ı işgal etmişti. Birinci Murad 1365'e kadar Anadolu'da kalıp, isyan eden kardeşlerini ortadan kaldırdı. Ankara'yı geri alıp, Karamanoğulları ve Eretna kuvvet­lerini mağlup etti.
Reklam
Kardeş ve oğul katli...
Üçüncü Murad'ın (1546-1595) muhtelif kadınlardan, oğlan ve kız 102 çocuğu olmuştu. Ölümünde bunlardan 20 erkek evlâdı hayatta idi... En büyük Şehzade Mehmed, Padişah oldu ve padişah olur olmaz, öbür 19 kardeşini idam ettirdi. Bunlardan Mustafa ve Beyazıt 17-18 yaşlarında, Osman ve Abdullah 13-15 yaşlarında, geri kalan onbeşi de henüz meme çocuğu idiler, analarının bağrından feryat ve figan içinde alınarak cellâda verildiler. Bu vakalar, Osmanlı hanedanı tarihinin en korkunç cinayetlerindendir. Büyük şehzadelerin hocası, devrin kıymetli şairlerinden Nevî Efendi idi. Bu zatın anlattığına göre bilhassa Şehzade Mustafa gayet güzel bir çocukmuş, zarif ve ince ruhlu imiş, çok güzel konuşurmuş ve şiire, edebiyata karşı da fevkalâde meraklı, hevesli imiş... Babasının ölümünü ve büyük kardeşi Mehmed'in tahta çıktığını öğrenince, kendisini bekliyen fecî âkıbeti hissetmiş ve hemen bir kâğıt parçasına şu beyti yazarak hocası Nevî Efendiye bir vedaname gibi yollatmıştı: "Nâsiyemde Kâtibi Kudret ne yazdı bilmedim Ah kim bu gülşeni âlemde bir gez gülmedim..." SB Notu: 19 kardeşini öldüren III. Mehmet (1566-1603) ölünce yerine tahta geçen 13 yaşındaki oğlu I. Ahmed (1590-1617); "Taht sahibi olmak için 19 kardeşini ve bir oğlunu katleden bir adam, babam da olsa katildir. Ben katil bir adamın cenazesini kılmam. Varın siz kılın ve defnedin!.." diyerek babasının cenazesine katılmamış ve 27 yaşında tifüsten ölmeden önceki 14 yıllık saltanatında Fatih Sultan Mehmet'in getirdiği kardeş katli yasasını kaldırmıştı.
"Bana dildârın cefâsı hoş gelir. Nitekim gayre vefâsı hoş gelir... Derdi ile hoş geçer dil dilberin, Dert sanma kim, devası hoş gelir."
Sayfa 28 - NESİL YAYINLARIKitabı okudu
I. Murad, Balkanlar tarihi için önemli bir hükümdar ve komutan. Kaybettiği büyük çaplı bir çatışma yok. Tabiatı itibariyle de çok farklı bir insan. Osmanlı tarihinde oğlunu cezalandıran ilk padişahtır. Diğer Anadolu beylerinin kışkırtmalarıyla Şehzade Savcı Bey, kendi adına hutbe okutmuştu. I. Murad ceza olarak oğlunun gözlerine mil çektirdi. I. Murad'ın bir diğer oğlu Yakup da Yıldırım Bayezid tarafından öldürüldü. Burada kardeş katli barizdir. Ne var ki Yıldırım'ı babası tercih ediyordu, böylece tercih edilmeyenin isyan ihtimali önlendi. Yıldırım, orduya daha fazla hükmedebildiği için padişah oldu.
Taht üzerindeki rakip iddiaları önlemek için Osmanlılar, kardeş katli uygulamasını benimsemişlerdi; muzaffer şehzade, padişah olunca kardeşlerinin öldürülmesini emrederdi. Bu pratik bir devlet olayıydı ve uygulamanın haklı olduğu da bir şehzadenin ölümü, bir eyaletin kaybından daha az üzücüdür' Osmanlı siyasal deyişiyle dile getirilirdi. 17. yüzyılda kardeş katline de, şehzadelerin tahta geçmeden aldıkları eğitime de son verildi. Bunun sonucu olarak, sonraki padişahların çoğu sarayın kapalı duvarları ardında yetiştiler ve hükümdar olmadan önce yönetim deneyimi yaşamadılar.
Sayfa 51 - Agora KitaplığıKitabı okudu
Reklam
Sultan'ın Osmanlı ailesinin bir erkek üyesi olması gerekliliği kuralıyla kadın soyundan gelenlerin tahta çıkmasını yasaklayan bir başka kuraldan, sabit bir veraset kanununun yokluğunda, 1362 ile 1648 arasında sultanların büyük kısmı, mücadelede öne çıkan hizbin adayı olarak iktidarı elde etmişlerdir. Şehzade Bayezid'in 1562'de idam edilmesinde önce, şehzadeler babaları hayattayken evaletlerde sancakbeyliği yaptıkları sırada, şehzadelerin çevrelerinde hizipler meydana geldi. Babanın ölümü ya da ölümünün yaklaştığına dair beklenti, rakip şehzadeler ve onların taraftarları arasında sonucunda kardeş katli olan mücadelelerin bir işaretiydi
Sayfa 136 - Kronik KitapKitabı okudu
Sultan II. Selim iyi bir şairdi. Şiirlerinde "Talibi" takma adını kullanırdı. Bir divanı vardır. Yahya Kemal'in; "Bir beyti bir de câmi-i mâmûru var" diye övdüğü Sultan II. Selim'in, "Biz bülbül-i muhrık-ı dem-i şekvâ-yı firâkiz/ Âteş kesilir geçse sabâ gülşenimizden" "Ayrılığın şikâyetinin yakıcı demlerinin adamlarıyız biz / Sabah rüzgârı ateş kesilir, gülistanımızdan geçse" beyti, bütün Türk şiirinin en güzel beyitlerinden biri sayılmaktadır. İstanbul'da Ayasofya avlusundaki türbesinde yatıyor.
Sayfa 188Kitabı okudu
Bu bir baht imtihanıdır. Taht ve baht her daim iç işe gelmiştir. Kendisi tek şehzade olarak tahtın mutlak varisidir. Bu yüzden baht imtihanına girmeyecek, kardeşleriyle çekişmek zorunda kalmayacaktır… Ya kendi çocukları? Annesinin yanında uyuyan masumiyet? Olacak kardeşleri? İçi ürperiyor ve düşüncelere dalıyor. "Dedem o Kanunname'yi yapmasa mıydı? 'Evlâdımdan her kimesneye saltanat müyesser ola, karındaşlarun nizâm-ı âlem içün katl itmek münâsibdur; ekser ulemâ dahi tecviz et-mişlerdur. Anınla âmil olalar!' demese miydi?"
Hep seninçündür benim dünya gamım çektuklerum Yoksa ömrüm varı, sensiz neylerim dünyayı ben
Reklam
Bir Zamanlar Kudretimiz
Dans yeni yeni Fransa'da yayılmaya başlamış, bunu duyan Kanuni "rezalet" diye yerinden fırladığı gibi, Fransa kralına şu mealde (1) bir kesin uyarı göndermiştir: "İşittim ki, memleketimizde kadın ve erkeklerin dans adı altında birbirlerine sarılmak suretiyle halk önünde ahlak ve hayâya mugayir davrandıkları süflî bir eğlence icat edilmiş. Bu rezaletin hudut olmamız dolayısıyla memleketime sirayeti ihtimali vardır. Bu itibarla name- yi hümâyûnum (mektubum) elinize ulaşır ulaşmaz, derhal bu rezalete son verile! Aksi halde bizzat gelip o rezaleti kaldırmaya muktedirim." Tarihçi Hammer, bu mektup üzerine dansın tam yüz yıl yasaklandığını kaydediyor. (1) Kitapta yazım yanlışı olarak "melalde" yazıyor. Doğrusu düzelttiğim gibi "mealde" olacak.
“Kanuni” lakabını kanun yaptığı için değil, şer’î ve örfî kanunlara titizlikle uyduğu için alan Sultan Süleyman, ağaçlara zarar veren karınca sürüsünü öldürmekte günah olup olmadığını şeyhülislama soracak kadar dikkatli ve şefkatli bir padişahtır. Olay şudur... Kanuni Sultan Süleyman, sıcak bir yaz günü hasbahçede dolaşırken, bazı ağaçların karınca istilasına uğradığını gördü. Hemen yanındakilere emretti: “Kireç suyu döküp karıncaları öldürün, yoksa bütün ağaçları mahvedecekler...” Anında kireç eritildi ve getirildi. Tam ağaçlara dökülecekken Kanuni’nin aklına bir soru takıldı: “Acaba günah mı işliyorum?” Hemen “Bekleyin” talimatı verdi. Ardından kâğıt kalem isteyip, Şeyhülislâm’a şiirsel bir soru sordu: “Dırahtı ger sarmış olsa karınca, Zarar var mı karıncayı kırınca?” Yani, ağaçlara zarar veren karınca sürüsünü öldürürsem günahkâr olur muyum? Şeyhülislâm Efendi de şair ya, aynı vezin, aynı kafiye ile cevap yetiştirdi: “Yarın Hakkın divanına varınca, Süleyman’dan hakkın alır karınca!”
I. Murad, Balkanlar tarihi için önemli bir hükümdar ve komutan. Kaybettiği büyük çaplı bir çatışma yok. Tabiatı itibariyle de çok farklı bir insan. Osmanlı tarihinde oğlunu cezalandıran ilk padişahtır. Diğer Anadolu beylerinin kışkırtmalarıyla Şehzade Savcı Bey, kendi adına hutbe okutmuştu. I. Murad ceza olarak oğlunun gözlerine mil çektirdi. I. Murad'ın bir diğer oğlu Yakup da Yıldırım Bayezid tarafından öldürüldü. Burada kardeş katli barizdir. Ne var ki Yıldırım'ı babası tercih ediyordu, böylece tercih edilmeyenin isyan ihtimali önlendi. Yıldırım, orduya daha fazla hükmedebildiği için padişah oldu.
Sayfa 111 - Kronik Kitap 4. BaskıKitabı okudu
1.262 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.