Öyle sözler vardı ki, ateşle yazılmış gibi.
İnsan verdiği sözü parasından üstün tutmalıdır. Sözünü tutmanın vicdanına sürdüğü lekeyi dünyanın bütün parası gideremez..
Duygular baskı altında olmayınca sevgi ve serbestlik konuşmalara, bakışlara, oyunlara bir canlılık verince evde tatlı bir hava eser...
Bir annenin çocuklarından birini daha çok sevmesi çok kötü sonuçlar doğurur ...
Doğa, mutluluğu belli belirsiz imgelerle göstererek, mutluluk yanıbaşımızdayken onun tadını çıkarmaya çağırır bizi ya da elden gidiverince yerindirir...
Söz güçsüz kalınca bir ara öyle olur ki konuşmanın yerini gözlerin dili alır..
İnsan ya acılarını unutmasını bilmeli...ya da kendine mezar kazmasını...
Ah, şu uğursuz "İstesem"! İnatçıları hep bu mahvetmiştir...
Kadınlar yüceltilmeye pek düşkündürler; öyle de olmalıdırlar, çünkü saygı görmediler mi, yok olmuşlar demektir. Onun için aşktan da ilk istedikleri bu duygudur...
Öyle düşünceler vardır ki bilmeden onlara boyun eğeriz; bizim haberimiz olmadan içimizdedir onlar...
Kızlarını verecekleri erkeğin, gönüllerine göre olmasını sağlamak için anaların elinden ne gelir ki...
Gülümseme analığın özelliğidir, dilidir...
Çocuk ilk olarak anasının ruhuyla sarıp sarmalanmadı mı, anasının yüreğinde analık kalmaz, hayvanlarda olduğu gibi...
Kadınlar yüceltilmeye pek düşkündürler; öyle de olmalıdırlar. Çünkü saygı görmediler mi, yok olmuşlar demektir.Onun için, aşktan da ilk istedikleri bu duygudur..