Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

ıı

Reklam
Durmadan ölüyorum yaşayabilmek için - belki de bütün psikanalizi tersine çevirmek gerek; yaşamın saçmalığı rüyalarınkinden kat kat fazla, ve zamanın hızı, tehlike getiriyor, başka değil.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Şunu söylemeliyim ki ben bu kadar değildim; henüz bitmedim ama, eksildim.
En canınızdan bezip "Benden bu kadar," dediğiniz anlarda, bir oyunbozan çıkar ortaya. Kendinizi yok etmeyi, en azından yok saymayı düşündüğünüz bir anda, birisi bir kahve ısmarlayıverir; ve bir kahveye fit olup, yaşama devam etmeye karar verirsiniz.
Reklam
İnanç ile şüphe etmenin dışındaki yol nedir ki... İnanç, bilmediği halde şüphe etmemek; ötekiyse, bilmediği halde şüphe etmektir.
Bir günü daha bitirmenin sevincini, yarına başlıyor olmam yanda bırakıyor.
Yaşamdan sıkıldığımı söylüyorum. Bunu söylemek, daha doğrusu bunu söylemeye hak kazanmak için otuz kırk yılın geçmesini bekleyemem - sıkıldım işte... Yapacak hiçbir şeyim yok.
Kayıtsızlığımın bir nedeni de, yaşamda kendimi perdede seyrediyor gibi hissetmem. Müdahale edemiyorum (tamam, tarnam "karışmak" da diyebilirim; ama, siz de müdahale etmeyin... ) hiçbir şeye - yalnızca bakıyorum. Bu filme hiç ara verilmiyor; oysa susadım, sıkıldım. Ama çıkan da bir daha giremiyor, ve yanımdaki yöremdeki koltuklar ölülerle dolu; dayanamıyorum. Oyunumu beğeniyorum; ama bu oyun asla bana göre değil.
Benden, bana kayıtsız kalınması ile benden nefret edilmesi arasında bir seçim yapmam istense, tereddütsüz, nefreti seçerim - kayıtsız kalınacak bir yanım yoktur. Ve ben söylemek isterim ki, her şeye ve herkese kayıtsızım. Değilmişim gibi davrandığım durumlar, yaşıyormuşum gibi yapma zorunluluğumdandır.
Reklam
Ama asıl istediğim aranmak, bulunmak, neden böyle bir şey yaptığımın, neden yalnız kalmak istediğimin sorulmasıydı. Kalabalık, bana yakın bir kalabalık bulabilmek umuduyla, uzak kalabalıklardan ıssızlıklara kaçardım. Bana hiçbir şey sorulmadı; hiçbir şey elde edemedim.
Anı diyorum ya; benim hiç anım yok. Gerçekten yok. Olmalı mı? Şart mı? Bir şey uyduramaz mıyız? Evet, hiç anım yok, bir şey hatırlamıyorum. Hatırladığım bir iki süprüntü ise beni utandırmaktan başka bir işe yaramaz.
Çocukluğumuzdan beri ne kötü eğitim kalıplarının içinde yetişmişiz…
Sayfa 58
Eşe dosta akıl vermek bize özgü. Akıl vermeye bayılırız. Karşımıza biri çıksın da, aman şuna iyi bir akıl verelim diye, yolları gözleriz. Akıl vermeden yana bizim kadar cömert insan var mı?
Sayfa 57
1.160 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.