"İsraf tomurcukları öldürür.
Yemeğin adil paylaşılması, yeteneklerin doğru yerde kullanılması, zamanın verimli harcanması gerekir oysa. Asla unutma, ister öz benliğinde ister dışarıda bir yerde olsun, bir tomurcuğu doğmadan öldürmek günahtır. Sana verilmiş olan, değerlendiresin diye verildi."
Sayfa 93
Düşünebilen insan sayısı kadar medeniyet olmalı.
Yıldızlı göğün altında bir ceylan avlanacak.Kanı kayalıklara değmeden, denize karışacak.
Uçları birbirine düğümlenecekti kopuk iplerin ve elbet bir gün bütün arayışlar cevabını bulacaktı.
Yaşam şakacıydı. Günler, saatler geçmez derken yılları akıtırdı ömürden. İnsan, tam da "asla" dediğinin ortasına düşerdi. Yapmam der, yapardı. Şaşmam der, şaşardı. Unutamam dediğinin ismini anmaz ve gülemem dediği yerde mutluluğa sarılır, bırakmazdı.
Tut elimi yasemin, uzak bahçelere gidiyoruz birlikte. El ele tutuşan ruhlarımızı sökemeyecekleri yerlere, sevgimizin tohumunu ebedi bir çiçeğe dönüştüreceğimiz toprağa...
"Ben mücevher'e iyi baktım. Lütfen sen de yaprağı koparılmış papatyanın anılarına iyi bak."
Bu genç adam, ileride çocuklarına şöyle öğütleyecekti:Yağmurlu günlerde çok dua et. Çünkü bereketin hangi damlada seni beklediğini bilemezsin.
Papatya Tarlasında Rönesans
Sadelik, en yüksek gelişmişlik derecesidir...
Yaşam şakacıydı. Günler, seneler geçmez derken yılları akıtırdı ömürden. İnsan, tam da "asla" dediğinin ortasına düşerdi. Yapmam der yapardı. Şaşmam der şaşardı. Unutamam dediğinin ismini anmaz ve gülemem dediği yerde mutluluğa sarılır,bırakmazdı....
Cesur eylemlerin ağır bedelleri olurdu....
Bir kadının "neyse" si, erkeklerin acı dolu destanlarından daha fazla anlam barındırır....
Yağmurlu günlerde çok dua et. Çünkü bereketin hangi damlada seni beklediğini bilemezsin.......