Belki de herkes, Her şey boktan kitabını okurken umut etmenin, olaylara bakış açısını veyahut kırılganlık ile anti kırılganlık seçeneği arasında kalmak ile ilgili cümleler okumuştur ama benim en çok ilgimi çeken Edward Bernays'ın kültürel yargıları kıran pazarlama taktikleri. 1920'lerde kadınların sigara içmediği ve maalesef içerse toplum tarafından çok kötü şekilde yargılanacağı dönemde, bir tabuyu kaldırması ve bunu pazarlama taktikleri ile yapması oldukça ilgimi çekti. İnsanların duygusal ve güdüsel olduğunu, mantıklı hareket etmek yerine tam tersi hisseden beyinleri ile hareket ettiklerini söylüyor. Bernays'ın, kadınların sigara içmesini kültürel bir mesele olarak görmesi çok iyi bir taktik bence. Ve bu yolla kadınların kimliklerine, değerlerine hitap etmesi cezbedici. Kitabın içeriği genel olarak; umut etmenin açtığı avantajları ve dezavantajları anlatıyor bence. Ben, kitabın verdiği hap bilgileri daha çok beğendim. Ayrıca Sigmund Freud’un yeğeni olması daha ilgi çekici.