Günümüzde birçok kişinin sadece kendi çıkarları öyle gerektiriyor diye bulunduğu her ortama uygun biçimde, çoğu kez yüzergezer/bukalemun kimliklerle hareket etmesi; kurumsalın içinde kendini silmesi, verili koşullara göre sürekli kendini yeniden ayarlayarak aslında sınırları olan bir benlik/kendilik inşa edememesi, kişiler arası ilişkilerde büyük arazlara yol açabilmektedir.
Sayfa 6 - canani kaygusuz (doç. dr. bağımsız araştırmacı/ihraç akademisyen)Kitabı okudu
Öğretmen adaylarının en çok görüş bildirdiği üç öğretim üyesinin rol model alınmama nedenlerinden ortaya çıkan olumsuz öğretmen özellikleri şu şekilde sıralanmaktadır: Dersin konusuna hakim olmamak, geleneksel yöntemlerle ders işlemek, slaytları okuyarak sunum yapmak, ses tonunu iyi kullanmamak, öğrenciyle etkili iletişim kuramamak ve öğretmen davranışları sergilememek.
Sayfa 4 - ahmet dumanKitabı okudu
Öğretmen adaylarının en çok görüş bildirdiği üç öğretim üyesinin rol model alınma nedenlerinden ortaya çıkan olumlu öğretmen özellikleri şu şekilde sıralanmaktadır: bilgili ve kültürlü, alanında uzman, yol gösterici/rehber, ses tonunu iyi kullanan; anlayışlı, sevecen, görüntülü, güler yüzlü ve sempatik; öğrenci merkezli anlayışı benimseyen ve uygulayan, konuyu anlatırken kendine özgü tarzı olan; öğrencilere ve fikirlere saygı duyan ve öğrencilere değer veren ve bumu gösteren.
Sayfa 4 - ahmet dumanKitabı okudu
Lise mezunu, imam, polis ve diğer bazı kamu görevlilerine, yüksek lisanslı en azından dört yıllık fakülte mezunu olup bir de sertifika almış öğretmenlerden daha yüksek maaş verilen bir ülkede, eğitimin "küme düşmesinden" daha doğal ne olabilirdi ki?
Sayfa 3 - ahmet dumanKitabı okudu
Cumhuriyet döneminde öğretmenlik, okul müdürlüğü ve eğitim deneticiliğinin statüsü ve onuru hiç bu kadar ayaklar altına alınmamıştır. 2002 ve sonrası dönemde öğretmen, okul müdürü ve eğitim deneticilerinin yetiştirilmesi, seçilmesi, atanması ve ücretlendirilmesiyle doğrudan ilgili mevzuat değişikliklerini alt alta sıralamaya bile elinizdeki derginin iki katı büyüklüğündeki bir alan yetmez. Her şeyden önce bu kadar çok değişikliğe maruz kalmış bir sistemin "küme düşmesinden" daha doğal ne olabilir ki?
Sayfa 3 - ahmet dumanKitabı okudu
Bir eleştirel pedagog/eğitimci, toplumsal olguların hiçbir zaman tek nedenle açıklanamayacağı ya da tek nedene indirgenemeyeceği gerçeğini unutmaksızın düşünme eylemini başlatmalı ve sürdürmelidir.
Sayfa 2 - ahmet dumanKitabı okudu
"Türkiye eğitimde niçin üçüncü lige düştü?" sorusuna verilecek yanıt hiç şüphesiz pek çok nedene dayandırılmaktadır. Bunlar Türkiye'nin içinde bulunduğu toplumsal, siyasal, kültürel, ekonomik koşullardan bağımsız değildir ve onlarca başlık altında ele alınabilir.
Sayfa 2 - ahmet dumanKitabı okudu
Yeni doğmuş çocuğa davranışımız, merhametten çok yaratılışın bu mucizesine karşı duyduğumuz saygıyla belirlenmelidir.
Doğal ebeveynlik ile ilgili aşağıdaki gözlemlerde gerçeği bulacaksınız: (Bu tavsiyeleri psikolojik olarak tercüme ettik)
"Bebeğiniz küçükken onu kucağınıza alın ki, büyüdüğünde daha kolay bırakabilesiniz."
Tercümesi: Erken yaşlardaki bağımlılık ileride bağımsızlaşmayı sağlar.
"Bebeğiniz küçükken ona kulak verin ki büyüdüğünde o da sizi dinlesin."
Tercümesi: Güven iletişim kurulmasını sağlar.
"Çocuğunuza zaman ayırmayı, ya onun hayatının başında ya da sonrasında tercih edebilirsiniz."
Tercümesi: Kolay bir bebek zor bir ergen haline gelebilir..
Sayfa 205 - Doğan Kitap
Her şeyin ötesinde kendinize karşı acımasız olmayın. Bebeğinizin tanıdığı tek annesiniz ve bebeğinizin ihtiyaç duyduğu tek anne de sizsiniz...
Sayfa 198 - Doğan Kitap
Çocuklar ebeveynlerinin sorunlarla nasıl başa çıktıklarını izleyerek, ilişkiler konusunda beceri kazanırlar. İleride bir başkasına eş olacak birini yetiştirdiğinizi unutmayın. Kuşkusuz çocuklarınıza iyi bir model olmak istersiniz. Ebeveyn olduğunuza birbirinize eş olmaktan vazgeçmeyin..
Sayfa 190 - Doğan Kitap
Anne olarak duygusal tükenmişlikten kaçınmak
Mükemmeliyetçilikten vazgeçin.
Doğal ebeveynliği benimseyen anneler kendilerine oldukça yüksek hedefler belirlerler. Çocuklarına iyi bir anne olmak ve her şeyi "doğru" yapmak isterler. Bu mümkün değildir, hiç kimsenin kendisi veya aile hayatı üzerinde bu tür bir kontrolü olamaz..
Sayfa 197 - Doğan Kitap