"İnsanı rahatsız eden şeylerden, melekler de rahatsız olurlar."
Hz. Peygamber (s.a.v)
Sayfa 456Kitabı okudu
"Amcacığım! Beni nereye ve kime bırakıp gidiyorsun? Burada ne annem var,ne de babam"
Her Cumartesi ziyaret..
Peygamber Efendimiz hayatı müddetince her Cumartesi günü Kuba mescidini ziyaret eder ve içinde namaz kılardı. Ayrıca müminleri de teşvik ederek bu mescidde namaz kılan kimse için bir umre sevabı olduğunu müjdelerdi.
Sayfa 313Kitabı okuyor
" Ayrılığa düşmeyin, işbirliği yapın, buyurmuştu."
"Hepiniz çobansınız. İdareniz altında bulunanlardan mes'ûlsünüz. Devlet reisi, idaresi altındakilerden mes'üldür. Kişi, ehil ve iyálini gözetip korumakla mükellef ve bundan mes'üldür. Kadın, kocasının evinden mes'üldür. Hizmetçi, efendisinin malının muhafızıdır ve bundan mes'üldür. Kişi, babasının malının muhafızıdır ve bundan mes'üldür. Hepiniz, idareniz altında olanlardan mes'ülsünüz.
Müslim, sahih, c.6 s.8
İmanın girmedi kalp taştan daha katı, Allah korkusunun bulunmadığı vicdan kayalardan daha hissizdir.
Peygamberimizin gözyaşları:
Sevgili peygamberimiz, dedesini kaybetmekten derin üzüntü duydu. Çünkü bu kaybediş, baba ve annesinin de ebedi aleme göçünü hatırlatıyordu. Dedesinin cenazesi ve defni sırasında peygamberimiz, gözyaşlarını tutamadı; bazen hıçkırarak, bazen de sessiz sedasız ağladı.
Seneler sonra bir gün kendilerine, dedesinin ölümünü hatırlayıp hatırlamadığını sorulduğunda,. Evet, hatırlıyorum.!Ben , o sırada 8 yaşında bulunuyordum. Cevabını verdi.
Peygamber efendimizin saadetli ömrünün ilk sekiz senelik bölümü, işte böyle acılarla, üzüntü ve kederlerle dolu geçmişti. Adeta büyük ruhu rikatli kalbi, ta o yaşlardan itibaren istikbal'de çekeceği meşakkat ve mihnetlere dayanmak için ızdırap ve sıkıntı teknesinde yoğun yoğruluyordu....
"Keşke şu saltanata bedel Muhammed-i Arabi'nin (a.s.m.) hizmetkarı olsaydım! O hizmetkârlık, saltanatın pek ſevkindedir."
Habeş Meliki Necâşi
Sayfa 352Kitabı okudu
Enfal Suresi 17. Ayet
Çarpışma bütün şiddetiyle devam ederken Resûl-ü Kibriya Efendimiz yerden bir avuç ince kum alıp küffar ordusunun üzerine attı ve "Yüzleri kara olsun! Allah'ım, kalplerine korku sal, ayaklarına titreme ver!" diye dua etti. Bir avuç kum, her bir müşriğin gözüne gitti. Hücumu terk edip gözleriyle meşgul olmaya başladılar. Kur'an-ı Azîmüşşân bu mucizeyi şu âyetiyle ilân eder:
"Onları siz değil, Allah öldürdü! Kumları attığın zaman da sen atmadın, Allah attı!
Sayfa 386Kitabı okudu
Veda hutbesinde Peygamber efendimiz şöyle seslendi;
" Ben size iki şey bırakıyorum,
onlara sımsıkı sarılın. Biri Allah'ın kitabı, öteki de Peygamberinin sünnetidir"
Sayfa 185Kitabı okudu
Bakara 273
Verin o fakirlere; ki Allah yolunda kapanmışlardır (ilme, cihada vakf-ı nefs etmişlerdir), şurada burada dolaşmazlar. İstemekten çekindikleri için, bilmeyen onları zengin zanneder! Onları simalarından tanırsın; halkı bizar etmezler. Hem, işe yarar her ne verirseniz; hiç şüphesiz, Allah onu bilir.
Sayfa 425 - NesilKitabı okudu
Muddessir
ﻳَٓﺎ ﺍَﻳُّﻬَﺎ ﺍﻟْﻤُﺪَّﺛِّﺮُ ﴿١﴾
1- Ey bürünüp sarınan (Resûlüm)!
ﻗُﻢْ ﻓَﺎَﻧْﺬِﺭْ ﴿٢﴾
2- Kalk, ve (insanları) uyar.
ﻭَﺭَﺑَّﻚَ ﻓَﻜَﺒِّﺮْ ﴿٣﴾
3- Sadece Rabbini büyük tanı.
ﻭَﺛِﻴَﺎﺑَﻚَ ﻓَﻄَﻬِّﺮْ ﴿٤﴾
4- Elbiseni tertemiz tut.
ﻭَﺍﻟﺮُّﺟْﺰَ ﻓَﺎﻫْﺠُﺮْ ﴿٥﴾
5- Kötü şeyleri terket.
ﻭَﻟﺎَ ﺗَﻤْﻨُﻦْ ﺗَﺴْﺘَﻜْﺜِﺮُ ﴿٦﴾
6- Yaptığın iyiliği çok görerek başa kakma.
