Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Kimi insanların başkalarıyla arası bozuktur, kendileriyle arası bozuktur, yaşamla arası bozuktur. Bu kişiler tiyatro oynar ve oynadıkları oyunun metnini, yoksun bırakıldıkları şeye göre yazar."
"Tanrılar zarları atar ve bunu yaparken bize, oynamak isteyip istemediğimizi sormazlar. Bir erkeği, bir yuvayı, bir işi, bir mesleği, bir düşü terk etmiş olmanızla ilgilenmezler. Sizin her şeyin yerli yerinde olduğu bir yaşamınız olması, her arzunun çalışmakla ve direngenlikle gerçekleştirilebileceği umurunda değildir tanrıların. Tanrılar, bizim ne tasarılarımızdan, ne de umutlarımızdan kaygı duyar; evrene zarları atarlar - ve bu, rastlantı sonucu size rastlar. O andan başlayarak, kazanmak ya da kaybetmek bir şans işidir."
Reklam
"O zaman anladım ki, o da ben de ruhlarımızı aynı yazgıya bağlamak istiyorduk."
Sayfa 113Kitabı okudu
"Beklemek. Aşk konusunda öğrendiğim ilk ders buydu. Gün sürüklenip gitmektedir, binlerce plan yaparsınız, olası tüm diyalogları düşlersiniz, davranışınızı değiştirmeye söz verirsiniz kendi kendinize ve orada öylece beklersiniz, kaygılar içinde, sevdiğiniz insan dönünceye kadar"
Sayfa 144Kitabı okudu
"Bir seçim yapacaksa, bunu hemen yapmalıydı. Bu seçime göre onu bekleyecektim ya da unutacaktım. Beklemek insana acı verir. Unutmak acı verir. Ama ne karar vereceğini bilememek, acıların en büyüğüdür."
Sayfa 121Kitabı okudu
“Ve o anı nasıl yaşamak isterdim ,bunu düşünmeye başladım.Neşeli,meraklı,mutlu olmak;geçen her saniyeyi yoğun yoğun yaşamak, yaşam kaynağından kana kana içmek; düşlerime yeniden güvenmek; arzularımı doyuma ulaştırmak için savaşım verecek gücü kendimde bulmak isterdim…”
Reklam
Bunları yapabilirdim. Bu cümlenin anlamını hiç bir zaman anlayamayacağız. Çünkü yaşamımızın her anında, gerçekleşme olasılığı olan bazı şeyler, sonunda gerçekleşmemiştir. Farkına varılmayan büyülü anlar vardır ve sonra, birden, yazgının eli dünyamızı değiştiriverir.
Sayfa 27 - Can YayıneviKitabı okuyor
“-Hala inançlı olduğumdan emin değilim. -Neden? -Çünkü acı çektim ve tanrı bana kulak vermedi.Çünkü yaşamım boyunca bir çok kez tüm kalbimle sevmek istedim ama sonunda aşkım ayaklar altına alındı,aşkıma ihanet edildi.Tanrı aşkın kendisidir,bu duygular içindeyken yardımını esirgemeyebilirdi benden…”
“Bunu kendimize neden yapıyoruz?Neden gözümüzün içindeki toz tanesini görüyoruz da şu dağları ,şu tarlaları ve şu zeytin ağaçlarını görmüyoruz?…”
“Şu anda elimde avucumda olana ulaşabilmek,çok şeye mal oldu bana,istediğim birçok şeyden vazgeçmek ,önümde açılan birçok kapıya sırtımı dönmek zorunda kaldım.Daha büyük bir düşü gerçekleştirebilmek için,düşlerimi bir yana ittim: Huzur içinde bir ruha sahip olmaktı,bu büyük düş.O huzurdan vazgeçmek istemiyorum….”
Reklam
“Kimi insanların başkalarıyla arası bozuktur,kendileriyle arası bozuktur,yaşamla arası bozuktur.Bu kişiler tiyatro oynar ve oynadıkları oyunun metnini ,yoksun bırakıldıkları şeye göre yazar… Ama işin kötü yanı ,bu kişilerin ,yazdıkları oyunu tek başlarına oynayamamalarıdır.Dolayısıyla başka oyuncuları da kendi oyununda rol almaya kışkırtırlar… …kendilerini kurban gibi gösterip,yaşamın adaletsizliklerinden yakındıklarında,bizim kendilerine figüranlık etmemizi isterler.Onları onaylamamızı ,düşüncelerine katılmamızı isterler… Dikkat et!… Böyle bir oyuna katıldığımızda ,her zaman zararlı çıkarız…”
“Çocuk masallarında ,prensesler kurbağalara öpücük verir ve kurbağalar sevimli prenslere dönüşür.Gerçek yasamdaysa ,prensesler prensleri öper ve prensler kurbağaya dönüşür…”
“Seven insan ,önce kendinden geçmeyi ,sonra kendini bulmayı özler…”
…”aşk kalıcıdır; değişen yalnızca insanlardır!”
Sayfa 205 - Can YayınlarıKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.