Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Pınar Özkent

Pınar Özkent
@pinarozkent
Yeni Bir Pencere Aç ilk kitabım. Yeterince iyi değilim, yöneticim beni anlamıyor, hayalim başka.. 16 yıllık kurumsal iş yaşamında hissettiklerimi ve çözüm yollarımı gerçek hikayelerle anlattığım bir mektup yazdım size.
Yazar
Yüksek Lisans
İstanbul
İstanbul, 16 Haziran
76 okur puanı
Aralık 2018 tarihinde katıldı
Beni kitap okumaktan yalnızca tek şey alıkoyabilirdi: Bir bebek 👶 Şimdi 10 aylık olduğuna göre buralara geri dönebilirim ☺️ Aaa bu arada hiç mi okumadım? Bir kaç kitap okudum ama açığı kapatmaya niyetim var ☺️ Hepimize umutlu bayramlar 🍀
Reklam
“İnsanların zamanını satın alabilirsiniz; belli bir yerde fiziksel varlıklarını satın alabilirsiniz; hatta saat başına belli miktarda kas hareketlerini bile satın alabilirsiniz. Ama coşkuyu satın alamazsınız… Sadakati satın alamazsınız… Yüreklerindeki bağlılığı satın alamazsınız. Bunları kazanmanız gerekir.” - Clarence Francis-
19 Mayıs’lara
Canım genç dostum; kendimi her ne kadar genç hissetsem de yaş 40’a dayandı. Artık senin kadar hızlı yaşayamıyorum hayatı mesela. Senden daha çabuk yoruluyor, daha yavaş öğreniyorum. Sabahlara kadar ders çalışıp (yumurta kapıya dayandığından) o uykusuzlukla okula giden ve o günü de neşeyle geçiren Pınar değilim mesela. 3-4 saat uyuyunca pert oluyorum şimdi. Bir de insan büyüdükçe daha bir mantıklı kesiliyor. Mesela ayağın yerden çok kesilmiyor. Hayal kuruyor ama daha zor cesaret ediyorsun. Yazacak çok şey var da demem o ki; şimdi bu Cumhuriyet bizden de çok sana emanet ya, hani sen şimdi dünyayı bizden daha çok değiştirebilirsin ya, çok OKU ve çok ÇALIŞ benim genç arkadaşım. Dünyayı yakalamak için, insanlığa faydalı olmak için, bu dünyadaki varlığını anlamlandırmak için: Yeni yerler yeni hayatlar gör. Fikirlerini öldürmelerine izin verme. Öyle çok geliştir ki kendini kimse sana “bu genç daha anlamaz bu işten” diyemesin. Öyle çok doldur ki yaşamının ceplerini, kimse sana büyüklük taslayamasın, seni yolundan şaşırtmasın. Atatürk’ümüzün dediği gibi; herkese karşı cesurca bilginle mücadele edebilmen için geliştir kendini. Biz canını dişine takarak, tırnağıyla kazarak başarıyı yakalayan bir milletin evlatlarıyız. Bizim gelişmekten, öğrenmekten başka çaremiz yok! Bayramımız kutlu olsun 🙏

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramı
Bugün aynı zamanda “Kendine Emek Verme Günü” olsun.. Yeni pencereler açma günü.. Çünkü; en çok neye emek verirsek, ona sahip çıkıyoruz.. Toplantılar, sunumlar, raporlar.. Yemek pişirmek, çocuğu okuldan almak, ders çalıştırmak, evi toplamak.. Markete gitmek, arabayı servise götürmek, çocuğun okul taksidini ödemek.. Bir günde tam 1440 dakika var. 1440 dakikamızın yüzde kaçını kendimize ayırıp, sadece birey olarak kendi isteklerimiz için emek harcıyoruz? Bu kadar az emek verdiğimiz birine ne kadar sahip çıkarız? Pınar olarak, Mehmet olarak, İnci olarak kendimize bu kadar az emek vererek; hayatımızın sorumluluğunu ne kadar üstlenir ve yaşamak istediğimiz “bizi” var ederiz? Peki ya her gün sadece 60 dakikayı ayırsak? Neler değişirdi bugünkü bizde? Bugün biraz sorsak mı kendimize; “Ben hayatımın neresindeyim? Gerçekten kendimi geliştirmek için, hayal ettiğim bir şeyi yapabilmek için zamanım yok mu?” Çok vurucu 2 sorudur. Ama inanın ki yaşam; kendimize sorduğumuz güçlü sorulara, dürüst cevaplar verme cesaretini gösterdiğimizde “gerçekten” başlar. Kendimize emek verme günümüz kutlu olsun 🍀🙏
Yeni Bir Pencere Aç
Yeni Bir Pencere Aç
Biz ne ara böylesine kaybolduk?
Sosyal iletişim platformları ile ilgili sıkça okuyor ve araştırıyorum bu ara. Özellikle dijital kimliklerimizi üzerimize giydiğimizden beri insani değerleri, ilişkileri, birbirimize gösterdiğimiz özeni tükettiğimiz bu çağla ilgili yazasım var 2. Kitabımı. Dün de burada tam da bu savımı doğrulayan bir olay yaşadım. Yeni Bir Pencere Aç’ı okumuş bir okur değerlendirme notuna 1 vermiş. Tabi herkes özgür, gerçekten kitaptan nefret etmiş olabilir ☺️ (Öncesinde buradaki puan 4,9, diğer değerlendirme sitelerinde de öyle) Neyse ben de değerlendirme altına naifçe dedim ki; “Acaba yanlış mı işaretlediniz? Gerçekten 1 mi?” Hani 2-3 olsaydı bari? Cevap: Evet gerçekten 1! Bir hayli sade bir cevap ☺️ Okuyan beğenmemiş, sevmemiş olabilir ama kitabı yazan kişiye en azından “Elinize sağlık” diyip sonrasında bana göre değil vb bir şey mi deseydi, sorusu kurcaladı kafamı tüm gün.. Bizler dijital kimliklerimizin arkasında ne zaman böylesi özensiz olduk birbirimize? Ne zaman birbirimizi böylesi acımasızca eleştirip kıymet vermez hale geldik? Yaşam ilişkiler ve iletişim üzerinden akarken kendimizden uzak başka bir dünya mı var ediyoruz? Kafamda deli sorular.. En iyisi ben başlayayım ikinci kitaba 🍀
Reklam
Kitap Hediye Günü
Madem 21 Nisan bir dostumuza kitap hediye etme günü, o halde ben de ilk kitabım Yeni Bir Pencere Aç’ı hediye etmek istiyorum ☺️ Merak ederseniz
Yeni Bir Pencere Aç
Yeni Bir Pencere Aç
Bu gönderimi paylaşan 3 kitap dostuma çekilişle imzalı kitabımı göndermeyi çok isterim 🙏🍀 21 Nisan 21.00‘e kadar vaktimiz var ☺️ Sevgilerimle
Herkesin bir ıssızlığı, bir kimsesizliği var bu günlerde..
Güçlü Olmak mı Gerek?
Güçlü olmaya çalıştıkça kendimize yabancılaşıyoruz. Kanımca güçlü olmaya değil, sadece yarasıyla beresiyle, acıları ve umutları ile insan kalmaya ihtiyacımız var. Ne her zaman mutsuz ne de hep mutlu olacağız. Yaşamın düz bir yolculuk olmadığını kabullenerek ve insan olma hakkımızı kullanarak yol alsak yetecek bizlere..
Yazar tanınmak için mi yazmalı ki?
Buradan bir takipçim mesaj atıp, bir soru sormuş: “Bir yazar olarak tanınamamak sizce nasıl bir duygu? Çok zor değil mi?” Her şeyin popülerlik veya çok satanlara atfedilmesi güzel ülkemin bir yarası.. Böyle bir duygu hissetmiyorum. Yeni Bir Pencere Aç’ta tanınmaktan ziyade; dokunabildiğim ve ulaşabildiğim yaşamlarda bir tat bırakmak istedim. Ve gücüm ve kalemim yettikçe daha nicelerini yazma hayalim var. Tanınmaktan öte gerçek bir insan olma amacım var 🙏
Yazmak Ne Ki?
Yazmak; nereden geldiğini bilmediğim hecelerin nerede olduğunu bilmediğim yaşamlarla ve bir köşeye bırakılmış duygularla buluşması gibi bir şey benim için..
Reklam
İyi haftalar
“İnsanların ilerleyebileceğiniz yönünde şüpheleri varsa, onları duyamayacağınız kadar uzağa gidin.” Michel Ruiz Benim eklemem: Size neyin iyi geleceğini en iyi siz bilirsiniz. Ve başkalarının biçtiği hayatı yaşamak, dünyada kendimize yapacağımız en büyük haksızlıktır. Çünkü yaşamda bize bahşedilmiş en önemli ayrıcalıklardan biri özgür iradedir!
18 Mart Çanakkale Zaferimiz Kutlu Olsun
18 Mart muhteşem bir gün.. Bugünkü özgürlüğümüze imza atmış, içimizi titreten günlerden biri.. Tarihçi değilim. Ama bu zafere kendi penceremden baktığımda gördüğüm şey şu: 1915’te Gelibolu’da yüzbinlerce asker canını verme pahasına savaşırken onları tutkuyla ateşleyen 2 önemli şey vardı: “Liderlik” ve “Anlamlı Bir Ortak Amaç” 1) Cephenin
Kız Kardeşlerime Mektup
Sevgili Kız Kardeşim, Mektubum bugün sana. Malum; 8 Mart geldi. Bizler her ne kadar uğraşsak ve bilinci arttırmaya çalışsak da, hala bazı kurumlarda ağırlıklı yöneticiler erkek ve bazı meslekler erkek işi olarak görülüyor. Bugün “konuşmacılık” mesleğimde bile aynı şeyi görüyorum. Yazılım, mühendislik, hatta doktorluk bile öyle.. Kadınsan
Günün Sorusu
Kendimi sürekli ...................... olmak / yapmak zorunda hissediyorum. Noktalı yeri nasıl doldurursunuz? İster buradan, ister mesaj atarak paylaşabilirseniz harika olur ☺️🙏
İlk fırsatta..
Kitap okumak için ilk fırsatı bekleyen kimseyi anlayamıyorum. Biri bana kitap okumaya zamanım yok deyince, sorum şu: Günlük ekrana bakma süren ne kadar?
Günün Sorusu 2
Günümüzün insanıyla ilgili en çok ......................... konusunu (davranışlarını) anlamlandıramıyorum. Boşluğa ne yazarsınız? İlk “günün sorusuna” gelen cevaplar muhteşemdi. Hepinize sonsuz teşekkürler 🙏 2. Kitabımın çatısını çizerken bizlerin sesini ve duygularını yansıtmayı hayal ettığımden sorulara bır süre devam 🍀🍀🍀 Dilerseniz özelden dilerseniz buradan yazabilirsiniz. Sevgilerimle 🙏🙏
Reklam
Günün Sorusu
Bugünün dünyasında beni en çok .................. zorluyor. Noktalı yeri doldurup ister buradan, ister mesaj olarak bana yazarsanız harika olur ☺️ 2. Kitabımın çatısını birlikte çizmek benim icin çok değerli. Arada “Günün Sorusu” konsepti yapıp, fikirlerinizi almayı çok isterim 🍀🍀 Çok teşekkürler ☺️
Yaşamın Anlamı
“Gölgesinde asla oturamayacağını bilerek ağaçlar diken bir insan, en azından yaşamın anlamını çözmeye başlamıştır.” Tagore
Ne zaman Hasan Ali Toptaş okusam, bundan sonra yazılacak tüm kitapları ona emanet edesim geliyor.. Ve derin bir sorgulamayla bakıyorum uzaktan bana göz kırpan ikinci kitabımın ilk cümlesine..
Hasan Ali Toptaş
Hasan Ali Toptaş
Üstad Engin Geçtan
“İnsan ancak kendi içinde devrikse, başkaları tarafından devrilebilir..” Engin Geçtan Yeni Bir Pencere Aç’ı yazarken satırlarıyla bana ilham olan, başım sıkıştığında kitaplarıyla yeniden iyi hissettiren büyük üstadım Engin Geçtan’ın dün ilk ölüm yıldönümüydü.. Işık tutanların yolu hep aydınlıktır.. Sevgiyle anıyorum..
Bir Kapı İnşa Edin
2000’lerin başı. Meşhur anayasa krizi. Taze mezunum. Çiçeğim burnumda, hayaller havada uçuşuyor.. Büyük adam olacaktık lakin hepimiz işsiziz.. Aile parası da yenmez artık, yakıştıramıyoruz tabi kendimize.. Kaldı ki para da yok ☺️ Bir şey yapmalı.. Adım atmalı.. Full time iş bulana kadar para bulmak şart. Cağaloğlu’nda yayın evlerini
Yeni Bir Pencere Aç
Bundan tam 1 yıl önce, kitap yazacağımı söyleyip Turkcell’den ayrılırken çevremde bana inanan sadece bir kaç insan vardı.. Çoğunluk ise, hiç kimsenin adını bilmediği bir beyaz yakalının, Turkcell etiketi yokken, sadece kendi azmiyle bazı kapıları açabileceğini düşünmüyordu.. Bana söylemeseler de biliyordum ki, kitap yazarak birilerine dokunacağıma, hatta kitabın basılacağına çoğu inanmıyordu.. Türkiye’de kaç kişi adı sanı bilinmemiş bir yazarın kitabını alıp okuyacaktı ki?? Dün Ankara’da, hiç tanımadığım bir şehirde, ilk kitabımın çıkmasından sadece 2 ay geçmişken beni yalnız bırakmayan, gözlerinin içi gülen ve bana sarılan onlarca insan vardı.. Dahası 2. Baskı bitmek üzereydi.. Bir kaç stand ötede Ayşe Kulin imzalıyordu kitaplarını.. Yüzlerce kişi kuyruk olmuştu.. Gelip geçen baktı bana.. Yazık bu kadına 40-50 kişi gelmiş, ötekinin haline bak, dedi biri.. Gencecik bir kızdı..Gülümsedim ☺️ Benim için 1 kişi bile gelmesi içimi çocuk sevinciyle dolduracaktı zaten.. İnsan hayal ettiği ve adım attığı müddetçe başarıyor çünkü. Gücüm yettikçe yazmaya ve üretmeye devam edeceğim, çünkü beni ben yapan şey bu.. Kimsenin dediğine kulak asmayın, çünkü kimsenin sözleri hayalleriniz kadar büyük değil 😍 İyi ki varsınız ❤️ #yenibirpencereaç
Reklam
Ankara Kitap Fuarı’na gelecekler?
Bu Cumartesi Ankara Kitap Fuarı’nda saat 14.30’da Elma Yayınevi standında imza günüm var. Ankaralı dostlarım gelirse, tanışmak için hevesle beklerim 🥰
Yeni Bir Pencere Aç
Yeni Bir Pencere Aç
Duyuruyu paylaşan dostlarım arasından 5 KİŞİYE İMZALI “Yeni Bir Pencere Aç“ 😍