Sare (@positivist) 1000Kitap'ta

Okuduğum ilk Nazan Bekiroğlu romanı oldu.Öncesinde kitabın kalınlığı gözümü korkutsa da konu ilgimi çektiği için bir cesaretle başladım.Romanın içine hapseden yönü dolayısıyla sıkılmadan kısa bir zamanda da bitirdim.Tasvirler okuyucuya edebi bir haz verirken romanın da akıcılığını sağlayan baş unsurlardan biri.Nazan Bekiroğlu'nun gerek karakter gerek zaman gerek mekan betimlemeleri sayesinde okuyucu değil bilakis bir izleyiciye dönüşüyorsunuz ; çok orijinal bi konuyu çok özel şehirleri ve insanları, aşk hikayelerini izliyorsunuz zaten yazar da fotograflardan yola çıkarak dönemlere gidiyor ve görünmeden geçmişte yaşananları kahramanların yanında sessizce izliyor.Çok orijinal bi konusu var; çeşitli etnik ve dini ögelerle zenginleştirilmiş bunun yanı sıra savaşın izleri ve hayatlara etkisi de hissettirilmiş.Konuyu yaşanmışliktan almasi da romanı özel kılan detaylar arasında.Ilaveten;yazarın kader vurgusu romanin en ince ayrintilarindan biriydi ve beni bunun uzerine dusunmeye sevketti ki bence en değerli ayrıntılarından biriydi.. Kesinlikle vaktinize değen bir roman hatta birirmek sizi hüzünlendirecektir ve çok değerli anılara şahit olduğunuzu farkedeceksiniz bir kez daha.