"bazen," dedi nana bir sabah erkenden, dışarıdaki tavukları yemlerken, "keşke babamda, bıçaklarından birini bileyip yapması gereken onurlu şeyi yapacak cesaret olsaydı, diyorum. öylesi benim için çok daha hayırlı olurdu." kümese bir avuç yem fırlattı, durdu, meryem'e baktı. "belki senin için de... ne olduğunu öğrenme acısını tatmazdın hiç olmazsa. ama korkağın tekiydi; babam yani. bunu yapacak dili, yüreği yoktu."