Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
88 syf.
·
Puan vermedi
·
2 saatte okudu
Yeni Bir Sen Yeni Bir Yolculuk Yasemin Kurt Üşüyen ruhlar toplumun kanayan yaralarından çıkıyor. Kanayan yaralara merhem olmaya çalışan ve korkularının yerini cesarete ve yeniden doğuşa hazırlanmak isteyenlerin hep bir umudu vardır. Çünkü bu umut, ruhunun üşüyüşünü ruhunun ısınacağı bir limana çevirmek için konmuştu kalbine. Siz değerli
Yeni Bir Sen Yeni Bir Yolculuk
Yeni Bir Sen Yeni Bir YolculukYasemin Kurt · Dls Yayınları · 20232 okunma
88 syf.
6/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Bismillah deyip yazarın Yüzyıllık Yalnızlık eserini okumaya niyetlenip ilk Kırmızı Pazartesi isimli kitabını okumuştum sonra da elime Ağustosta Görüşürüz isimli kitabını almış bulundum. Kırmızı Pazartesi'ne yaptığım incelemedeki gibi bu kitabını da ne beğendiğimi ne de beğenmediğimi vurgulayabilirim. Bu eseri diğer okuduğum eserinden ayıran
Ağustosta Görüşürüz
Ağustosta GörüşürüzGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 2024208 okunma
Reklam
246 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Oliver ders verdiğin üniversiteye gelip seni yok edeceğim. Hem beni, hem kendini, hem Elio'yu hem de karını aldattın sen. Hem kendi hislerimle hem de kitabı ve filmi karşılaştırarak hem de yazar hakkında yazacağım. Öncelikle bu yazar hiçbir okuyucusuna mutluluk aşılamıyor. Hayatın içerisinde yaşanan olayları karakterin iç dünyasıyla bize
Adınla Çağır Beni
Adınla Çağır BeniAndré Aciman · Sel Yayınları · 20203,416 okunma
Coca-Cola, Hindistan Karela eyaletinde verimli tarım arazisi üzerine 2002 yılında fabrika inşa etti. Günde 1 .5 milyon litre su kullanması yöre halkının tepkilerine yol açtı. 1 litre kola üretmek için 2.5 litre tatlı su kullanıyordu. 2006 yılında Coca-Cola'run tükettiği su miktarı; Cola için üretilen maddeler, suni tatlandırıcılar ve bunlar için üretilen mısır bitkisine har­ canan su dahil 290 milyar litre olarak hesaplandı. Bunun yüzde 40'lnı meşrubat üretiminde kullanırken, yüzde 60'lru yıkama ve diğer alanlarda kullanıyordu. ilginçtir; Coca-Cola sanki kimi ülkelerin tatlı su kaynaklarını bitirmek için ya­ tırımlarını buralara kaydırıyordu. Hindistan dünya nüfusunun yüzde lTsine sahipken, tatlı su kaynaklarının yüzde 4'üne sahipti. Çin'de bu rakamlar yüzde 20 ile yüzde 7 idi. Ve Coca-Cola'nın Hindistan'da 59, Çin'de 43 fabrikası var!
Bugün… Altı milyondan fazla diyabetli hastaya on milyon gizli şeker hastasını ekleyiniz. Son on yıllık süre zarfında diyabet hastası oranı yaklaşık yüzde 100'lük artış göstererek yüzde 7.6'dan yüzde 13.4'e çıktı. Keza... Bireylerin büyük çoğunluğu hastalığın farkında olmadan yaşıyor. Kandaki şeker oranının kontrol altında tutulmaması kalp kri­ zi, felç, böbrek yetmezliği, körlük, uzuvların kesilmesi gibi ve hamilelikte büyük sağlık sorunlarına sebep oluyor. Ülkemizde böbrek hastası sayısı 5.5 milyon. Türkiye'de ölümlerin dörtte biri kanserden artık! Kalp hastası sayısı milyonlarla ifade ediliyor. Milyonlarca genç erkek sperm üretemiyor, kadınlar bebek sa­ hibi olamıyor. Kısırlık çığ gibi artıyor. Resmi rakamlara göre 2 milyon kısır var. Obezite, otizm sayısında patlama yaşanıyor... Aşırı kilo ve obezite nedeniyle yılda 2.8 milyon kişi ölüyor. 2030'da yıllık ölü sayısı 5.1 milyon olacak... Hanımlar ve beyler... Bunun adı gıda terörüdür!
Osmanlı'da pirincin, Mısır Dimyat'tan geleni makbuldü. "Dimyat'a pirince giderken, evdeki bulgurdan olma" tabiri­ ni bilirsiniz. 17. yüzyılda Mısır'dan pirinç gelmeyince, Rumeli Filibe'den getirtildi. Sonra Gönen, Osmancık, Tosya'da da kalite­ li pirinç tarımı gerçekleştirildi. Şimdi sofralarımızdaki pirinçten emin değiliz. Sadece pirinç mi?
Reklam
Türkiye'nin en büyük çeltik işleme tesisi Edirne İpsala'da­ ki Sezon Pirinç idi. Malatyalı Erdoğan ailesi tarafından 1950'de temeli atılan Se­ zon Pirinç iki yıl kadar önce yaşadığı mali darboğazı aşamayınca mahkemeye başvurarak iflas erteleme talebinde bulundu. Ancak, 18 Ekim 2017'de İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi şirket için iflas kararı verdi. Şirketin tasfiye işlemleri için dosya İcra İflas Müdürlüğü'ne gönderildi. Bu yolu Özaııar açtı, Erdoğanlar sonunu getiriyor. İthalata bağlı ülke yapıldık!
AKP hükümeti pirinç ithalatında uyguladığı kotayı kaldıracaktı! Diğer bir deyişle... Tüccar istediği kadar pirinç ithal etme gü­ cünü elde ederek, iç pazarda yerli pirinç üreticisi aleyhine avan­ tajlı konuma gelecekti.
Vay g.t veren vay :)
ABD Ticari Temsilcisi (ülkesinde ilk eşcinsel evliliği gerçek­leştiren politikacılardan) Rob Portrnan, dış ticaretten sorumlu Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen ile buluştu. Hoş beşten sonra Portrnan, Beyaz Saray'dan getirdiği mektubu Bakan Tüzmen'e uzattı. Mektup kısaydı: "Pirinç ithalatındaki engelleri kaldırın!"
Erken öten horozun kellesini aldılar..
Bakan Güçlü 3 Kasım 2002'de AKP milletvekili seçildi. İki hafta sonra kurulan kabinede, Tarım ve Köyişleri Bakanı yapıldı. Ve... Yerli üreticiyi korumak için 2004 yılında "yerli ürün alana ithalat izni" uygulamak istedi. ABD, "uluslararası ticaret yasalarıyla uyuşmadığı" gerekçe­ siyle Türkiye'yi Dünya Ticaret Örgütü'ne şikayet etti. Yetmedi dava açtı. Sonuç? Başbakan Erdoğan kararı kaldırdı ve Bakan Güçlü'yü koltuğundan aldı! ABD ile "başını belaya sokmayacak" Mehdi Eker'i Tarım ve Köyişleri Bakanı yaptı.
Reklam
Peki... Avrupa raflarına kadar ulaşan GDO'lu pirinç Türkiye'de yok mu? Hibrit pirinç Türkiye'ye nasıl sokuldu? Kuşkusuz AKP sayesinde...
"Dünyadaki açlık için teknolojik gıda çözümü aramak, yeni yüzyılın ticari açıdan en kötü niyetli boş girişimidir."
TIME dergisi 2000 yılında kapağında şu başlıkla çıktı: "Bu pirinç bir yılda bir milyon çocuğun hayatını kurtaracak." Yuh! Paranın gücüydü bu! Hepsi yalandı. Aksine: "A vitamini"; karaciğer, yumurta sarısı, tavuk eti, süt ve tere­ yağından sağlanırdı. A vitamininin öncüsü olan "beta-karoten" ise, koyu yeşil yapraklı sebzelerden, ıspanaktan, havuçtan, ka­ baktan ve mangodan alınabilirdi. Bunları söylemiyorlardı. Sanki "A vitamini" sadece pirinçte vardı! GDO'lu pirince harcanan parayla, A vitamininden zengin pek çok gıda sürdürülebilir şekilde üretilebilirdi. Yapmadılar. Çünkü amaçları açları doyurmak değildi...
Düşünce Emekçisi
20. Ankara Kitap Fuarı'nda beni bazı soruların peşine düşüren gönlü, aklı ve kalemi güzel Anooshirvan Miandji ile buluştuk/ karşılaştık... 4.Basımına yetiştiğim "Saklı Asa" okurken beni üniversite zamanlarımda ziyaret ettiğim, sohbet ettiğim beni besleyen sahafları hatırlattı ve o 'genç' oldum. Pek çok satırda beni gülümseten bir eserdi. İçindeki şifreli cümleyi kurmak adına okudukça okudum. Her kitap biraz anahtar biraz kilit değil mi? Bu eser benim için bir başucu kitabı... Hayatın belirli noktalarında hatırlamamız gereken cümlelerle dolu... Hem çocuklara hem gençlere hem de yetişkinlere farklı tatlar verecek, okunması gereken bir eser. Şimdiden okuyacaklara iyi okumalar diliyorum 😇 #anooshirvanmiandji #saklıasa #kitaplarenbüyükhazinemizdir #ankarakitapfuarı #düşünce #felsefe #bilgiyayınevi
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.