Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Attila İlhan
Milliyet, Güneş, ve Cumhuriyet gibi gazetelerde uzun yıllar köşe yazarlığı yapan Attila İlhan, 15 Haziran 1925 tarihinde Menemen'de doğdu. 11 Ekim 2005 tarihinde İstanbul‘daki evinde 80 yaşında hayatını kaybetti. İzmir Atatürk Lisesi’nde okuduğu sırada okulda tanışıp aşık olduğu bir kıza Nazım Hikmet’in şiirini mektup olarak yazmıştır. O dönemlerde Nazım Hikmet’in şiirlerini paylaşmak kesinlikle yasak olduğundan bu mektup öğretmenleri tarafında yakalandığında çok büyük bir yasal suç işlemiş olarak sayılmış ve okuldan atılmıştır. Daha sonra bu olay hukuksal boyuta taşınmıştır. Attila İlhan 1941 yılında 3 hafta tutuklu kaldıktan sonra 2 ay hapis cezasına çarptırılmıştır. Tutuklu kaldığı dönemde kendisi adına bir daha Türkiye’nin hiçbir yerinde eğitim göremez kararı çıkınca, babası duruma el atmış ve büyük uğraşlar sonucunda bu kararı 1944 yılında ortadan kaldırmıştır. ”Cebbaroğlu Mehemmed” isimli şiiri birçok şairi geride bırakarak kendisine ikincilik ödülünü kazandırmıştır. Bu başarı İlhan için bir dönüm noktası olmuştur. 1948 yılında ilk şiir kitabı olan ”Duvar”ı yayımladı. Aynı yıl Paris'e gitmeye karar verdi. Bu kararı ”Nazım Hikmet’i Kurtarma Hareketi”ne katılmak için almıştır. Gelişim Yayınları, Milliyet, Güneş, Meydan Gazetesi ve Cumhuriyet gibi gazetelerde uzun yıllar köşe yazarlığı yaptı. Bunun yanında birçok senaryo kaleme aldı. Yazdığı senaryolardan diziye uyarlanan ”Kartallar Yüksek Uçar”, ”Yarın Artık Bugündür” ve ”Sekiz Sütuna Manşet” çok fazla izlenen diziler arasında yer aldı.
selamlar ...
En sevdiğim kokular içerisinde en sevdiğim şair-yazar #NurullahGenç hocanın memleketime gelişi birleşti bugün ...🥰😍 Hocamızın Hindiba şiiri ile taçlandıralım bu görseli o halde ..💐💐 Kartallar uçar mı bir harâbeden Köprülerden benim yârim geçer mi Sen neden bu kadar güzelsin, bilmem Taşırsın yeryüzüne ebedî tohumları Ben ise kuruyacak bir suyun mahkûmuyum Avuçlayıp öpüyorum kumları Bir karadelikten bakarken hayat Meydan okuyanlar kim bu serâba Söyle bana hindiba Sen nasıl bu kadar ceylan koşması Sen nasıl bu kadar yollar aşması Sen nasıl bu kadar güneşe meftun Sen nasıl bu kadar sahra çeşmesi
Reklam
"Karanlık aydınlıktan Yalan doğrudan kaçar Güneş yalnız da olsa Etrafa ışık saçar Üzülme Doğruların kaderidir yalnızlık Kargalar sürüyle Kartallar yalnız uçar"
Ömer Hayyam
Ömer Hayyam
Karanlık aydınlıktan, yalan doğrudan kaçar. Güneş yalnız da olsa etrafına ışık saçar. Üzülme; Doğruların kaderidir yalnızlık. Kargalar sürüyle, kartallar yalnız uçar.
Ömer Hayyam
Ömer Hayyam
19 MAYIS GENÇLİK VE SPOR BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN
19 Mayıs 1919 sabahı saat altı sularında Samsun Limanına girildi.Sandallar aracılığıyla kıyıya çıkarken Mustafa Kemal Paşa gülümsüyordu. Onun Samsunda attığı ilk adımlar zafere atılmış ilk adımlardı,bütün bir milletin tek umuduydu... Emperyalist Devletlerin pençesine düşmüş bir kuş gibi yavaş yavaş aşağılık bir ölüme razı olmaktansa vuruşa vuruşa ölmeyi tercih edenlerin hikayesiydi 19 Mayıs,boyun eğmemenin diğer adıydı... Biz şimdi,kimin kayığına binerse onun küreğini çekenlere inat hep Bandırma Vapurundayız.Unutmadık unutmayacağız.🇹🇷🤍❤️
Söyle bana hindiba
Kartallar uçar mı bir harâbeden Köprülerden benim yârim geçer mi Sen neden bu kadar güzelsin, bilmem Taşırsın yeryüzüne ebedî tohumları Ben ise kuruyacak bir suyun mahkûmuyum Avuçlayıp öpüyorum kumları Bir karadelikten bakarken hayat Meydan okuyanlar kim bu serâba Söyle bana hindiba Sen nasıl bu kadar ceylan koşması Sen nasıl bu kadar yollar aşması Sen nasıl bu kadar güneşe meftun Sen nasıl bu kadar sahra çeşmesi.....
Nurullah Genç
Nurullah Genç
Reklam
Söyle bana hindiba
Kartallar uçar mı bir harâbeden Köprülerden benim yârim geçer mi Sen neden bu kadar güzelsin, bilmem Taşırsın yeryüzüne ebedî tohumları Ben ise kuruyacak bir suyun mahkûmuyum.
Nurullah Genç
Nurullah Genç
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.