Nereye gidecekti? Bu müthiş kederden kurtulmasını sağlayacak yer neresi olabilirdi?
Sayfa 105 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
"El intizar eşeddü minennâr" sözünün hükmünü ömründe işte o gün yanarak tecrübe etti.
(Beklemek ateşte yanmaktan daha beterdir.)
Sayfa 105 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Çok sevinmek de insanı büyük bir kedere uğramak derecesinde üzüyor.
Sayfa 100 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Okur Takip Önerileri
Seda tekrar paylaştı.
"Çünkü aşk taçlandırdığı gibi çarmıha da gerer sizi. Hem besler, büyütür hem de budar sizi."
Sayfa 6 - İş Bankası YayınlarıKitabı okudu
Yazacağım şey pek çok. Fakat şimdi ne yazacağımı bilmiyorum. Tarif olunamaz bir duygu karışıklığı içindeyim.
Sayfa 99 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Tıp ilminde Homéopathie denilen bir çeşit tedavi usulü vardır ki manası aynı türden ve benzer hastalık demektir. Bu usul hükmünce bir hastalık aynı tür hastalıkla, benzeriyle tedavi edilir. Bizim birbirimize birer tesirli ilaç yerine geçeceğimizi işte bundan anlıyorum.
Sayfa 99 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Aynı hastalığa yakalanmış bulunanlar birbirinin tamamıyla halinden de anlarlar.
Sayfa 98 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Of anlatamıyorum. Ben şimdi güzelliğin bilinen kurallarından çıktım. Güzel sanatları, estetiği her bir şeyi inkâr ediyorum... Siz neyseniz güzellik işte odur.
Sayfa 98 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Aslında saadet o kadar büyük ve o kadar küçük bir şeydir ki buna sahip bazı kimseler kendilerinde bunun varlığından haberdar bile değildirler.
Sayfa 97 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Hanımefendi dünyada saadet denilen şey tamamıyla kuruntuya dayanan bir söz değilse işte onun en belirgin şekli mutlaka böyle bağdaşması mümkün iki ruhun birleşmesinden vücut bulan haldir.
Sayfa 97 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Bende her zaman hayatı küçümseme hastalığı vardı. Meğerse o yiğitlik, gençliğim dolayısıyla ölümü kendinden pek uzak görmeden doğan aldatıcı bir cesaretmiş. Şimdi ölümle şakasız karşı karşıya gelince korkudan titriyordum...
Sayfa 93 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Sırf görünüşe bağlı dostluklar çabuk yok olur. Kalıcı olanlar içsel münasebetler, samimi sevgilerdir ki bunlar da ilk bakışta ortaya çıkamaz...
Sayfa 91 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Tabiat bize de faaliyete muhtaç bir beyin, sinir ve kaslar vermiş... Bunlar işlemek ister... Bir vücudun tembelliğe mahkûm kalmasından doğacak fenalıkları saymaya lüzum yok.
Sayfa 89 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
İnsan bir kabahati tabiata yüklemekle ondan sıyrılmış mı sayılır?
Sayfa 88 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Meğerse âdemoğlu hileden ibaretmiş. "Dost" sıfatını hak eden iki fert bulmak hemen imkânsız görünüyor, bu kelime manasız bir söz gibi kalıyordu. Bu kadar düşmanlık eden insanların nasıl olup da birbirini mahvetmeyerek asırlardan beri bir arada yaşayabilmiş olduklarına hayret ettim.
Sayfa 82 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu