Selenay
@selenaytrkmen
Anadolu Üniversitesi
47 okur puanı
Nisan 2020 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
"Kimdir yüz beş liralık ayakkabıyı iki yüz doksana, dört yüz kırk liralık ceketi altı yüz on liraya fırlatan? Kimdir bu fasulyeye zam, osuruğa zam, sarmısağa zam, ekmeğe zam zam diyen?"
"Kaç gündür yorgun, dağınık; hem uyanık hem değil."
"Zaman akıp gidiyordu bir yerlere..."
Okur Takip Önerileri
126 syf.
8/10 puan verdi
·
6 günde okudu
"Suskun gecedeki aya benziyordu yüzün ve gönlün.."
"Nedir insan, hep övülen bu yarı Tanrı? Güçlerinden, tam da en gerekli olduğu yerde yoksun kalmıyor mu? Sevinç içinde yükseldiği, acılarla yıkıldığı zaman, tam da uçsuz bucaksız sonsuzlukta kendini yitirmeyi özlediğinde, o vurdumduymaz ve soğuk bilince geri dönmüyor mu hep?"
"Şimdi bu yürek ölü, içinden hiçbir coşku yükselmiyor artık."
"Ah bu boşluk! Göğsümdeki bu korkunç boşluk! Yalnızca bir kez, yalnızca bir kez yüreğime bastırabilsem onu."
"Doğa nasıl sonbahara dönüyorsa, kendi içimde ve kendi çevremde de sonbahar şimdi. Yapraklarım sararıyor.."
"Duyularım bulanıklaşmaya başlıyor."
"Bu dünyada kimse kimseyi öyle kolay kolay anlayamıyor ki!"
"Her gün insanların arasına sürüklenip onların neyle nasıl uğraştıklarını gördüğümden beri, kendi varlığımla daha barışık hale geldim."
"Önceki gün ona gitmeyeceğime ne kadar yemin etsem boşuna; çünkü gün gelip çatınca, yine karşı konulmaz bir neden buluyorum ve bir bakıyorum ki yanındayım."
"O gün bugündür güneş, ay ve yıldızları kendi düzenine bıraktım, ne gündüz ne gece kaldı benim için; bütün dünya çevremde yitip gidiyor."
"Dünyanın en sevimli varlığını kollarımda tutmak ve çevredeki her şey yitip gidene kadar onunla havalarda uçmak!"