15 yaşındaydım sen bu acıyı bizlere emanet ettiğinde. Sana sahip çıkamadık özür dilerim ama emanetin kalbimizin orta yerinde. Mekanın cennet olsun.🖤 Ben bilirim cennettir senin o güzel mekanın Gül yüzlüm hep gül sen ağlama sakın. Özgecan ölmedin kalplerdedir yerin, Günler geçse bile senin acın hep yeni.🦋
Kimse sevmedi ya, sen Mela, sen seversin sandım. Değer verirsin, bırakmazsın, önemsersin, düşünürsün, korur kollarsın sandım. Bana aynı evde yaşarken baba hasreti çektirdi hayat, ayaklarım üstünde durdum küçük yaşımda da, bir sana karşı duramadım Mela. Sandım beraber yükleniriz yükümü, sandım ağlama artık ben geldim dersin. Sandım Mela, her gece iki dudak arasından ne kadar cümle çıkarsa o cümlelerle, iki gözden ne akarsa o yaşlarla dualar ettim. Sen bana aşkı sevdayı hasreti suskunluğu da yükleyip gittin Mela.. Bütün sanışlarım sanaydı sende seni bu denli sevebileceğimi hiç sanmadin..
Reklam
YAZMIŞ OLDUĞUM YARIM KALAN KİTABIM BÖLÜM 1 "KENDİ HAYAT HİKAYEM"
Korkular... Küçük kalbinin korkudan atış sesleri, hayata hep korkuyla bakan, ağlayan bir çocuk. Hayatın ona doğar doğmaz attığı bu tokatla başladı yaşamı... Henüz 3 yaşındayken kaybetti, masalının kahramanını, yani babasını. Babasının ölüm haberini duyan bir çocuğun hıçkırıklı ağlayışları ile başlıyor hayat onun için. Babasının ölümünden 9 gün sonra doğum günüydü... Hayalleri, planları babasıyla birlikte resminin olduğu doğum günü pastası bir mumu üflemişcesine uçup gitti. Günlerin hızla geçmesini bekleyen ve ölümün sessiz çığlıklarından habersiz, bir çocuk. Aslında yaşam onun için şimdi başlıyordu. Çünkü onun masalının kahramanı artık yoktu. Hep bir umutla her gün geleceğine inanıyordu.Ta ki annesinin ona söylediği bir kaç kelime ile umudunu kaybediyor ; - '' Artık baban gelmeyecek oğlum, o öldü.'' dedi, ağlayarak. Damon ölüm kelimesinin kavramını bilmeyecek kadar ufaktı. Annesinin gözlerinden düşen her bir damla artık babasının geri gelmeyeceğine şahitlik ediyordu, annesinin göz yaşlarını minik elleri ile silerek ; - '' Ne olur anne, sen ağlama, söz bir daha babamı sormam. Ne olur ağlama ANNE '' dedi, titrek ve korku dolu bir sesle. Ve o günden sonra ölüm kelimesi her aklına geldiğinden annesinin göz yaşları aklına geliyordu...
Hiç söylenmemiş sözler söylemeli.. El değmemiş,duru sözler sevdiğim için.. Sevdiğim..! Şehir giysilerini kıskanır Ve bu yüzden bürünür geceye Güneş gözlerinden beslenir Ve saçlarını kollar görmek için...
Sen birilerinin ağlama duvarı değilsin, yedek kulübesi hiç değilsin. Ya da her yorulduğunda yaslanacağı bir ağaç.. Ancak birinin sırtını yaslayacağı dağ ya da zora düştüğünde tutunacağı dal olabilirsin.. Dik dur omurgalı ol ve biraz da vakur ol dostum😉
Sadece 5 Dk'nı ayırıp okur musun ?
Hep kendimden bahsederken güzel anılarımı yazardım.İşte kötü bir anım ~ Büyük ihtimalle yazarken ağlayacağım. Başlıyoruz ~~ Ben daha minicik , miniminnacık bir kızken, ailesine düşkün biriydim.Tahmin edebiliyorsunuzdur zaten... Bir gün sabah erkenden uyandırdı annem beni, daha uykum vardı niye uyandırmıştı ki beni ?Üstümü giyindiriyor..bu etek
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.