İnsanlık tarihine bakıldığında ölümsüzlüğün araştırılması, ölümsüz olmak insanoğlunun egosunun bir yansıması. Oysa dünya zıtlardan oluşmakta. İyi-kötü, güzel-çirkin, uzun-kısa ve tabi ki doğum ve ölüm...
Saramago ölümsüzlüğün dünyayı ne tür bir kaosa sürükleyeceğini anlatmakta.
Şöyle bir düşünelim trafik kazalarında ölmemiş kolu bacağı kopuk insanlar, yaşlı nüfusun sürekli artması ve onlara bakmakla yükümlü genç nüfus. Dedenizin dedesinin dedesi ve onun da dedesi yaşıyor. Sorunlar öylesine büyür ki. İşte Saramago bu ego dolu anlamsız ölümsüzlük isteğinin aslında çok da iyi bir şey olmadığını basit bir şekilde ortaya koyuyor.
Keyifle okunan bir kitap...