Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"...Arabaların sileceklerinden daha çok çalışan insanlar var bu dünyada. Şemsiyeden aşağıya süzülen yağmur damlalarından daha çok ağlayan insanlar... Bir ömrü pencerenin önündeki yatağa atfetmiş, ölümü beklemekten ölen insanlar... Hiçbirinden haberimiz yok. Bozulan bilgisayara küfrederek geçiyor zamanımız. Şarjı biten telefona, kilitlenen trafiğe...    Maaşını alamadığı için eve eli boş dönen adam da umurumuzda değil, evde kocasından kuru ekmek bekleyen kadın da. Süt içmesi gereken çocuğun annesinin açlıktan sütü kesiliyor, biz; “kırem şanti’mizin” kıvamı tutmadı diye üzülüyoruz.    Yetimhane duvarına yazılan “anne” kelimesinin ne anlama geldiğini bilmiyoruz ve soğuktan donarak ölen adamın son cümlesi canımızı yakmıyor.    “Haberimiz yok gerçek acıdan kederden”    Boktan hayatlarımıza kifayetsiz sorunlar ekleyip, kendimize önemli şahsiyetler süsü veren kurmalı bebekleriz. Şartlandırmışız kendimizi ödüllü mutluluğa    Pavlov’un köpeklerinden halliceyiz." -Sevim Demiröz - Haberin Var mı?
Bir Yudum Kitap ~ Sevim Demiröz
Sevim Demiröz - Haberin Var mı? Kirpi Edebiyat ve Düşün Dergisi, 30. Sayı Yağmur yağıyor. Toprağın karnı tok, ağaçlar sudan tiksinmiş. Adam elindeki çuvalı çekiştirerek çöp kutusunun yanına yaklaşıyor. Yağmura inat, aldırmadan çöpü karıştırırken, delik-deşik ayakkabısının içinden, altından, üstünden sular geçiyor. Tanrı’ya darılıyorum. Gri
Reklam
Sevim Demiröz - Bunların Hepsine Fotoromanlarda Rastlanır Kirpi Edebiyat ve Düşün Dergisi, 38. Sayı ...Büyümek böyle bir şey mi? Aynı hataları, aynı kayıpları zamana yayıp takvim yapraklarına el yordamıyla hayatı devirmek mi? Henüz anlamını yitirmemiş şeyler varken üstelik. Kendi kuyruğunu yakalamaya çalışan kedi gibi dönüp dururken ruhumuzun darp edilişine bilet kestiriyoruz. Seyretmeye doyamadığımız da kendi ömrümüz, şikayet ettiğimiz de. Konusunu beğenmediğimiz hikâyelerin hepsi biz’li. Peki ne yapmalı şimdi, sayfayı mı çevirmeli?...
Bir Yudum Kitap
İnsan, erteler. Ekseriyetle, kaçmak için. Bazen de unutmaya çabalarken... Sevim Demiröz, "Ertelenen her şey bir gün er ya da geç insanın hayatına sızıyor." der. Sızacak olan sızar sevgili okur. Dileriz ki ertelemediğiniz bir gün olsun bu pazar. Var olun.
"Ertelenen her şey bir gün er ya da geç insanın hayatına sızıyor." BİR SÜRE KAPININ ÖNÜNDEKİ RÜZGÂR ÇANLARINI DİNLEDİM-SEVİM DEMİRÖZ
Bir Yudum Kitap
İnsan, erteler. Ekseriyetle, kaçmak için. Bazen de unutmaya çabalarken... Sevim Demiröz, "Ertelenen her şey bir gün er ya da geç insanın hayatına sızıyor." der. Sızacak olan sızar sevgili okur. 
Reklam
Bir Yudum Kitap
An olur insan, hiçbir şey yapmak istemez. Ekseriyetle de geçerli bir sebebi yoktur. Öyledir işte, istemiyordur. Demiröz bir şiirinde "Ölmeden kemiklerim sızladı, gömülmeden üzerimdeki ağırlığın adı toprak." der. Hepimizin başına birtakım işler gelir, sonra da geçer sevgili okur. Dünya hali. Sevim Demiröz - Bu Çok Uzun Bir Hikâye Kirpi Edebiyat ve Düşün Dergisi, 44. Sayı Taşlar fırlatılıyor. Bir kayık nehrin üzerinden yürürken ağladığının farkında değil. Sular dökülmüyor. Kıyıdaki çiçeklerin hepsi solmuş ve tabutların kapağı açık unutulmuş. Bütün mezarlar neden boş? Bir ağaç kurumuş, dallarında kemikler asılı. Pencerenin önünde savaş var. Kemikleri kutulara dolduruyorlar. Sular dökülmüyor. Ağlayan hep asfalt üzerinde sürüklenen vücutlar. Bir kitabın sayfasından sürünerek dışarı çıkıyorum. Herkes kaçıyor. Ezilmemek için tekrar kitaba sığınıyorum, beni tanımıyor. Bütün sayfalar neden boş? Ruhumda siren sesleri. içi boşaltılmış tüm odaların duvarlarında kadınlar çığlık atıyor. Çocuklar anneleriyle birlikte hapishane koridorlarında koşuyor. Sular dökülmüyor. Pilli radyoda kuş sesleri. Bir adam kuşların yuvasını bozuyor. Ağzımın içinde gölgeler. Ölümün uykusu aynada yansıyan seslere karışıyor. Kontrolsüz ve serseri bir karanlık var dışarıda. Yıldızlar paslanıyor. Soluyacağım kaç nefesim kaldı kim bilir? Dünya neden dönüyor hiçbir fikrim yok Ama dökülmeyen bütün sular müttefikimdir. Bir kadın perdeyi kapatıyor.
Çıkrık
"Ölmeden kemiklerim sızladı, gömülmeden üzerimdeki ağırlığın adı toprak." Sevim Demiröz
Sevim Demiröz-Olsun (Kirpi Edebiyat ve Düşün Dergisi 42. sayı)
...Bazen öyle olur. Olsun. İp dediğin bir elde ediş yöntemi. Kimine dar ağacı, kimine kukla, kimine uçurtma. Asıl mevzu nerede durduğumuz.
...Arabaların sileceklerinden daha çok çalışan insanlar var bu dünyada. Şemsiyeden aşağıya süzülen yağmur damlalarından daha çok ağlayan insanlar… Bir ömrü pencerenin önündeki yatağa atfetmiş, ölümü beklemekten ölen insanlar… Hiçbirinden haberimiz yok. Bozulan bilgisayara küfrederek geçiyor zamanımız. Şarjı biten telefona, kilitlenen trafiğe… Maaşını alamadığı için eve eli boş dönen adam da umurumuzda değil, evde kocasından kuru ekmek bekleyen kadın da. Süt içmesi gereken çocuğun annesinin açlıktan sütü kesiliyor, biz; “kırem şanti’mizin” kıvamı tutmadı diye üzülüyoruz. Yetimhane duvarına yazılan “anne” kelimesinin ne anlama geldiğini bilmiyoruz ve soğuktan donarak ölen adamın son cümlesi canımızı yakmıyor. “Haberimiz yok gerçek acıdan kederden” Boktan hayatlarımıza kifayetsiz sorunlar ekleyip, kendimize önemli şahsiyetler süsü veren kurmalı bebekleriz... Sevim Demiröz – Haberin Var mı? 
Reklam
...Şimdi bana eskimeyen bir şey söyle- sana bildiğim tüm masallarımı hediye edeyim. Bana yok olmayan bir şey söyle; hemen, Senin için bir şiir de ben öldüreyim. Yuvarlanıyoruz yedi basamaklı bir merdivenin başından sonuna, Ama sen bunlara aldırma. Yüzünü yana devir, Göz kapaklarının altındaki yaşları aşağıya indir. Ve son bir iyilik yap
Karanlıktan korkan birinin sonradan kör olması ne demektir? Ne demektir iğnenin güneşe saplanması, kaybolmak ne demektir? Adres bilmeden çarpa çarpa koşmaya çalışırken dönememek ne demektir? Kaldığın yere dahil olup ait olamamak, çölün ortasında kum fırtınasına yakalandıktan sonra oradan oraya savrulmak, kendini bir mahsene kapatmak, kocaman tatlı bir gezegene parmaklarının ucuyla tutunmaya çalışmak, demlenmeyen acı, ruhta meydana gelen yırtık, zarar-ziyan-zaiyat, tükenen parmak uçları ve bütün bitişlerden sonra üzerine gün ışığı düşmeyen bir sadakatin gölgesizliği ne demektir?... Sevim Demiröz
63 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.