Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

şeyda

Sarınacağı olmayan bir asma gibi büyümüştüm.Yabanıl kollar toprağın üzerinde hiçbir yöne doğrulmadan uzanıyorlardı.Bilirsin ya, böyle nice soy değerler bizde kullanılmazlar da yok olup giderler. Yalancı ışığımla ortalarda dolaşıyor, her bir şeye saldırıyor, her bir şeyin de etkisi altında kalıyordum. Ama bu da çok sürmüyor, başarısız gücüm boş yere harcanıyordu. Her yönde eksiğim olduğunu duyuyor, yine de amacımı bulamıyordum. O, beni, işte, böyle buldu.
Reklam
İnsanların bin yıllar boyunca düşünüp başardıkları şeylerin tümü,sevginin tek bir ânı yanında hiç değil midir? Sevgi doğanın en başarılı,en tanrısal güzellik taşıyan eseri! Yaşama adım atmakla başlayan basamakların tümü de oraya çıkarıyor. Gelişimiz oradan,gidişimiz yine oraya.
Böyledir dostum:Ne denli varsıl olursak olalım, yalnız olamadığımız için; içimizdeki sevgi, biz yaşadığımız sürece yaşadığı için yoksuluz.Adamas'ımı bana geri ver, benim olan başka her şeyi topla gel, altımızdaki o kocamış, ama yine de güzel dünya yeniden tazelensin.Tanrı bildiğimiz doğanın kolları arasında toplanıp birleşelim, bak o zaman yoksulluğun anlamı kalıyor mu?

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
bölümsüz bir hayranlığın yüce yetisi karşısında insanların en istekli çabaları bile ne verimsiz kalır.
Ey mutlu doğa! Güzelliğin karşısında gözlerimi kaldırdığımda,bana ne oluyor bilemem,yalnız önünde akıttığım şu gözyaşlarında cennetin bütün tadı var,sevgililerin en başında gelen sevgili!
Reklam
Derler ki insan hayatta ilk nasıl sevildiyse öyle sever. Her yerde okuyabilirsiniz. Bütün ikilem de bununla başlar zaten. Daha doğrusu doğumla. İlk sevginin eşi benzeri yoktur, insanın içine işlemiştir ve yinelenemez. Salt duygusallıktan ve belki de aynı zamanda tembellikten çoğu insan ömrü boyunca o ilk sevgiye özlem duyar.
190 syf.
·
Puan vermedi
·
12 günde okudu
Gece Olmadan!
Gece Olmadan!Nahid Sırrı Örik
7.7/10 · 32 okunma
Bir ara ıslık çalarak yürümekte olduğunu ve savrukluk edip birkaç kişiye birden çarptığını fark ederek kendi nefsiyle alay da etti.Bu hâlin,bu değişmelerin sebebini ilk önce anlayamamıştı.Sonra anladı ve hiçbir dehşete düşmeyerek ilk önce sevinçle,hatta gururla başını yükseklere kaldırdı.Âşık olmuştu. Bir delikanlı gibi,görür görmez,bu işin önünü arkasını hiç düşünmeden âşık olmuştu.Ve elli beş yaşında idi. ...Nihayet ölümden evvel ve tamamıyla ihtiyar olmadan,her şey bitmeden,gece olmadan evvel aşkı tadacaktı.Hiç değilse ıstıraplarıyla,henüz çekmeye takati varken tadacaktı.
Akşamın solgun renklerini doya doya içmek için insana tatlı bir istek veren çiçek kokularıyla ot kokularını getiren serin havası,senin ara sıra sebepsizce bulutlanan,mahzunlaşan taze gönlüne bir neşe, bir sevinç vermişti.
Reklam
Çatıya çıkıp doğruca Taubenmarkt'a bakıyordum. Hayatımda ilk kez kendimi öldürme fikri kafamda yer etmişti. Durmadan kafamı uzatıyor ama gökyüzünü görünce geri sokuyordum; korkağın tekiy­dim. Sokağın ortasında iğrenç bir et yığını halinde yatmaya ve insanları tiksindirmeye niyetim yoktu. Yaşamak zorundaydım ama sanırım bu imkansızdı.
Teoride ben her gün her şeyi yok edi­yorum, dedi ki teoride bu gayet olanaklı. Her gün, her dakika, her şeyi teoride yok etmek, yıkmak, yeryüzünden silmek. Bu düşünce ona en harika şeymiş gibi geliyordu. Bunu ben de sa­hiplendim ve hayatım boyunca bir oyuncak haline getirdim. İstediğim zaman öldürüyorum, istediğim zaman yıkıyorum, istediğim zaman mahvediyorum. Ama sonuçta teori teoridir, derdi büyükbabam, sonra da piposunu yakardı.
in hora mortis
ey tanrım gecenin çarkında solan süslü çiçek ekinimin çiçeği tanrım ruhumun çiçeği tanrım beni esirge...
457 öğeden 436 ile 450 arasındakiler gösteriliyor.