Süreksizlik
Elimizdekileri kaybetmekten ödümüz patlıyor, aslında yaşamayı öğrenmenin anlamı, bırakmayı öğrenmek olduğu sürece yaşamaktan ödümüz patlıyor.
Sayfa 65Kitabı okudu
Sonunda öldüğümüzü ve diğer bütün bilinçli varlıkların da bizimle birlikte öldüğünü anladığımızda, her anın ve her varlığın kırılganlığı ve değerli oluşuna dair yakıcı, neredeyse yürek burkan bir his duymaya başlarız ve buradan bütün varlıklar için derin, açık, sınırsız bir şefkat hissi gelişebilir. Sogyal Rinpoche, Tibet'in Yaşam ve Ölüm Kitabı
Sayfa 105 - Pegasus Yayınları
... çünkü o Samten'e özgürlük yolunda yardım edebilirdi. Daha sonra, her öğrencinin rüyasının bu deneyimi başından sonuna kadar onun rehberliğinde yaşayabilmek için kendi ustasından önce ölmek olduğunu anladım.
Toplumumuzun gençlik, cinsellik ve güç tutkunu bireyleri, yaşlı ve hastalardan kaçıyor.
Sayfa 34Kitabı okudu
Dikkatin dağılmasına adanmış bir dünyada sessizlik ve sükunet bizi dehşete düşürüyor; kendimizi bu varoluş durumundan gürültü ve çılgın faaliyetlerle koruyoruz. Zihinlerimizin doğasını araştırmak ise cesaret edebileceğimiz en son şey.
Sayfa 93Kitabı okudu
En büyük denge haline ulaşmak..
Davranış, kendi düşünceleriniz hakkında tam anlamıyla dikkatli olmaktır, iyi ya da kötü, doğan her düşüncenin gerçek doğasını görmektir, ne geçmişin izlerini araştırarak, ne geleceğe özlem duyarak, ne mutluluk deneyimine sıkı sıkıya tutunarak, ne de üzüntü verici olayların üstesinden gelmeye çalışarak.
Sayfa 255Kitabı okudu
“Bağımlılık ne kadar da sıklıkla sevgi ile karıştırılıyor “.
Sayfa 67Kitabı okudu
"Hayatta en gerekli şey, başkalarıyla korkusuz ve kalpten ilişkiler kurmaktır."
Sayfa 265Kitabı okudu
Derinlemesine baktığınızda anlayacaksınız ki, sürekli ve değişmez olan hiçbir şey yoktur; bedeninizdeki en küçük bir saç teli bile. Ve bu bir kuram değildir, kendi gözlerinizle görebileceğiniz ve anlayabileceğiniz bir gerçektir.
Bize mutluluk sözü verip sadece ıstırap sağlayan sabit fikirlerle, yanlış umutlarla, rüyalarla ve hırslarla, sonsuz bir çölde sürünen ve susuzluktan ölmekte olanlar gibiyiz. Bizi daha da susamış hale getirmek üzere tasarlanmış bu çağdaş dünyanın tüm önerdiği şey ise bir bardak tuzlu su.
Sayfa 51Kitabı okudu
Esas itibarıyla sürdükleri yaşamın tek olduğuna inanan çağdaş toplumun bireyleri, uzun vadeli hiçbir görüş ve bakış geliştirmiyorlar. Bu yüzden de hiçbir şey onları, kendi gereksinimleri için gezegeni yağmalamaktan alıkoymuyor.
Sayfa 32Kitabı okudu
Ölüm, yaşamın bütün anlamını yansıtan bir aynadır.
Sayfa 37Kitabı okudu
Yıkıyoruz,zehirliyoruz,gezegenin bütün yaşam sistemlerini bozuyoruz.
Gezegendeki son nesil bizmişiz gibi davranıyoruz.
Milerepa' nın söylediği gibi: "Benim dinim pişmanlık duymadan yaşamak ve ölmektir."
Sayfa 34Kitabı okudu