Hayatın dikkate değer bulmadığımız o kadar detayı var ki. Detayların bir araya gelince kusursuz bir bütün olacağını düşünmek çok büyük bir yanılgı. Detaylar başka detayları beraberinde getiriyor çünkü.
Mesela "pidenin bir top gibi olan başını koparıp ağzıma attım."
O top olan kısmını hangimiz görmedik, hangimiz ağzımıza atmadık?
Orta Yaşlı Mütercimin Hikâyesi
Taş duvarlar neredeyse iki adam boyundaydı. Küfeki taşının rengi ve dokusu Mimar Sinan'ın lisansıyla konuşmaya devam ediyordu asırlar sonra. Yılların sessizliği bu duvarların her anını bir harç gibi bir arada tutuyordu. Gizlenen adımlarla yanından geçiyordu mütercim, duvarın ardıyla ilgili gül kırmızısı hayaller kurarken. Yakın bir geçmişe
Son cümleye kalbimi bıraktım
"Ne olursa olsun, gün ışığım dikkat et; kalbine kir bulaşmasın. Ben onu çok seviyorum." ♥️🌸
Son cümleye dikkat:)
Farkındalığa sahip her beyin biraz üzülür, gözünü açmış her ruh biraz yıpranır, hayatı çözmüş her birey biraz mükemmeliyetçi olur, vaatlere doymuş her bünye yalnızlığa meyilli olur ve insanları anlamış herkes biraz inzivaya çekilir; tüm kediler sevimlidir.
Bir can'a dokunmak eserinin Doğan Cüceloğlu ve İrfan Erdoğan'ın çeşitli kentlerde yaptıkları sohbetlerden oluşmaktadır kitapta eğitim ve öğretmenlik ile ilgili görüşlerin yer aldığı bu eserde eğitim cümleye benzetilmiş ve cümlenin öznesinin öğretmen ve öğrenciden ibaret olduğuna değinilmiştir ve eğitimin belli bir çerçeve içerisinde
Son cümleye dikkat
Kıyılarının büyük bir kısmının Osmanlı hükümdarlarına tâbi olduğu iki deniz arasındaki İstanbul'un konumu, geniş ve bütün rüzgarlara karşı emniyetli limanı, noksansız tezgahları ve bilgili yabancı mimarlar tarafından yapılan gemilerine bakınca, Türk filosunun, Moskofların daha az kıyıya sahip olduğu, dolayısıyla da daha az denizgücü bulundurduğu, kendi hükümdarlarının gözünden uzakta kaldığı ve deniz gücünün ancak bir kısmını bulundurabileceği filosunun ise ne yaparsa yapsın bir varlık gösteremeyeceği Karadeniz'de, tek başına hakimiyeti kurabileceği ve Akdeniz'de de çok daha fazla önemli olabileceği sonucunu çıkarmak gerekir. Türk devletinin zafiyeti, memurların açgözlülüğü ve rüşvetçiliği burada bahsettiğim üstünlükleri yok etmektedir ve her açıdan bu milletin zafiyetinin önemli sebebidir.
Edward Raczynski'nin Türkiye Seyahati Günlüğü, s. 239
Bir erkeğin merhametini sevin yakışıklılık geçer gider,para mal mülk tükenir,ama merhamet kalıcıdır
Bir erkeğe en çok merhamet yakışır
Bu son cümleye dikkat edin...
Diyanet işleri başkanı Ayasofya'da elinde kılıçla hutbe verdi. Yorumsuz.
sosyalmanset.com/mobi/diyanet-is...
Edit: (Son cümleye dikkat) Diyanet işleri başkanı erbaş: '' Fatih han bu muhteşem mabedi kıyamete kadar cami olmak kaydıyla vakfedip müminlere emanet bırakmıştır. Bizim inancımızda vakıf malı dokunulmazdır. Dokunanı yakar. Vakfedenin şartı vazgeçilmezdir, çiğneyen lanete uğrar.”