Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İşgal olayı, galiplerin saygısızlığı, Yunan ordusunun vahşeti, Rumların gösterileri İstanbulluları çok çabuk uyandırmış, uyanış hızla her kesime yayılmıştı.
Sayfa 75 - Bilgi Yayınevi
İstanbul’da, saray ile İngiliz ve Yunanlıların desteklediği, çoğu din postuna bürünmüş işbirlikçi dernek ve örgütler vardı.
Sayfa 90 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
Reklam
Falih Rıfkı Atay
Bu harp halk harbidir... Bu muharebenin büyüklüğünü hissetmeyenlerde yalnız yurtseverlik değil, insanı vücuda getiren vasıflardan hiçbiri yoktur.
Sayfa 397 - Bilgi Yayınevi
„Anadolu, Osmanlı tarihçilerinin 'büyük kaçgun' adını verdikleri on yedinci yüzyıl sonundaki kargaşa döneminden beri devlete güvenmez olmuştu. Can ve mal güvenliğini sağlayamayan devlet, eşkıyanın yağmaladığı köyleri bir de vergi almak için kendi zorlayıp inletmişti. Bu yüzden birçok büyük, bayındır, zengin köy parçalanmış, köylüler kel tepelere, kuytu vadilere, orman içlerine göçmüş, böylece devletin ve eşkıyanın gözünün önünden, elinin altından, yolunun üzerinden kaçmıştı. Kaçamadığını anlaması uzun sürmeyecekti. Eski devlet bugüne kadar, bir şey vermeden, mal ve can vergisi isteyegelmişti. Şimdi yeni devlet de istiyordu.“
Sayfa 251Kitabı okudu
Reklam
"Ama biz, elimizde silah, burada öleceğiz. Hiçbirimiz şehitlerimizden daha büyük değiliz."
"Paşam.." dedi, "..hiçbir devlet şerefimizden ve ümidimizden daha büyük değildir."
Sayfa 156Kitabı okudu
Türkler gecenin içinden boran gibi geldiler. Süngüleri aydınlatma fişeklerinin keskin ışığında parıl parıl yanıyordu.
Sayfa 619Kitabı okudu
Reklam
M. Kemal Paşa Milli Mücadele’yi kısaca özetledi, Sakarya Savaşı’nı anlattı. Sık sık alkışlarla karşılanan heyecan verici konuşmasını şöyle bitirdi: "Efendiler! Biz haklarımızı barış yoluyla sağlamak için yer yola başvurduk. Bu hususta hiç kusur etmedik. Fakat bizim iyi niyetimizi ve ciddiliğimizi medeniyet aleminden gizlediler. Ancak ilkel kavimlere tatbik edilebilir muamele ile, birtakım çocukça, manasız tehditlerle karşıladılar. Efendiler! Bütün cihanın bilmesi lazımdır ki Türk halkı, Türkiye Büyük Millet Meclisi ve onun hükümeti, uşak muamelesine tahammül edemez. Her medeni millet gibi varlığının, hürriyet ve istiklalinin tanınması talebinde kesin olarak ısrar etmektedir. Ve bütün davası da bundan ibarettir. Yüksek heyetinizin başkanı olarak beyan ederim ki biz savaş değil, barış istiyoruz. Eğer Yunan ordusunun bizi bu meşru, bu haklı davamızdan vazgeçirebileceği düşünülüyorsa, bu mümkün değildir. Efendiler! Ordumuz, vatanımızda bir tek düşman eri bırakmayıncaya kadar takip ve taaruzuna devam edecektir."
Sayfa 503Kitabı okudu
Atatürk
"Çocuklarım, bu talimgâha henüz Harbiye diyemiyoruz. Çünkü çok eksiğimiz var. Ama ben sizlere hakkınız olan adınızla hitap edeceğim. Harbiyeliler! Savaş ve yenilgi acıları içinde büyüdünüz. Işgal altındaki okullarınızdan, evlerinizden kaçtınız, milletinizin kurtuluş mücadelesine katılmak için binbir zorluk için de Ankara'ya geldiniz. Burada yorucu bir eğitimden geçtiniz. Ne çocukluğunuzu bildiniz, ne gençliğinizi yaşadınız. Birkaç gün sonra da çok sert bir savaşa katılacak, gerekirse canınızı feda edeceksiniz. Biliniz ki gelecek nesiller bu fedakarlıklar sayesinde, nedeni âlemde, eşit haklara sahip, bağımsız bir milletin, fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür çocukları olarak yaşayacaklar. Size söz veriyorum!"
Sayfa 264Kitabı okudu
Neden bütün Müslüman ülkeler geri, sefil, esir? Bunun sebebini saptamak, dinin vatan ve millet aleyhine, çıkar için, ticaret icin, siyaset için, karanlık emeller ve yanlış amaçlar için kullanılmasını, sömürülmesini önlemek, bunun için gerekeni yapmak zorundayız. Cünkü biz dindar bir milletiz. Din bizde her zaman etkili olacaktır. Yoksa bu acı olayları sürekli yaşayacağımızdan korkarım."
Sayfa 332Kitabı okudu
Ne demiş Arap, 'elhükmü limen galebe', galibin dediği olur!
Sayfa 36 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
Tümü desek daha doğru..
Avrupalı siyasetçilerin bencil ve acımasız oldukları doğru. Her soruna kendi çıkarları açısından ve kendi ölçüleriyle bakıyorlar.
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.