Düşlediğin gelecek, seni her zaman o köşebaşında beklemiyor olabilir. Hatta çoğunlukla senin düşlerindeki o gelecekten çok daha farklı olduğunu görürsün.
Buna hayat denir.
Bir insan ölmeksizin ne kadar paramparça olabiliyorsa annemin o kadar paramparça olduğunu gördüm; o kadar mahvolmuştu ki pek az insan tekrar ayağa kalkmayı becerebilirdi.
Bence, özgürlük bana saygı duyan bir toplumda yaşamak. Özgürlük kendimi ifade edebiliyor olmak. Özgürlük, insanların beni hatırlayabileceği bir şeyler yapma şansı.
Bugün, "mülteci" kelimesi korkunç bir şekilde kullanılıyor. Sanki küçümsenecek ya da her şey için suçlanacak bir şey. Nüfus fazlası mı? Mülteciler. Kiralar mı yükseliyor? Mülteciler. Suç? Mülteciler. İnsanları mülteciler olarak yaftalarsanız, hayatlarının sonuna kadar mülteciler olarak kalacaklar.
Bu nedenle, çalıştığım kuruluş bu kelimeyi kullanmıyor. Bunu yerine, "yeni gelenler" diyoruz. Bir süre sonra, artık yeni gelenler değil sadece toplumun üyeleri oluyorlar.