Victor Hugo/Mahomet(H.Z Muhammet)-uzun gele bilir ama güzel
MAHOMET (HZ.MUHAMMED)
Vazifesinin yakın olduğu içine doğmuştu
Metindi, kimseyi kınamıyor, incitmiyordu
Yolda gördüğü kimselerle selamlaşıyordu
Her gün sanki biraz daha yaşlanıyordu
Oysa sadece yirmi ak vardı siyah sakalında
Durup su içen develeri izliyordu arada sırada
Böylece, deve güttüğü zamanları hatırlıyordu.
Sanki Cenneti görmüş, İlahi Aşkı
Hz Ömer
Öldürmek için yola çıktı Allah'ın Habibini
Nurlarla doldurdu Kuran Ömer'in o mert kalbini
Kız kardeşinden sonra huzuruna vardı Resulün
Mümin oldu söyledi müminlere kalkın doğrulun
Doğruca Kabe'ye gitti tavaf yaptı namaz kıldı
Tek Kurtuluş yol İslam dadır kafirlere haykırdı
Hicret emri geldiğinde kuşandı silahlarını
Hiçe saydı Şehri
".. küçümseme, çoğu zaman iyi bir dost, delice aşık olduğumuz bir sevgiliden çok daha önemlidir."
◾ Sultanı Öldürmek, Ahmet Ümit
Sultanı Öldürmek
Yıllardır aynı kadını bekleyen bir adam. Serhazinlerin son temsilcisi Müştak Serhazin. Şahane bir aşk için harcanmış bir hayat. Ve hayatım Osmanlı tarihine adamış hırslı bir kadın... Başarılarla dolu bir kariyer... Sapında Fatih Sultan Mehmed’in tuğrası bulunan mektup açacağıyla öldürülmüş bir tarih profesörü... Bir aşk cinayeti mi? Yoksa kökleri “Ulu Hakan”ın şüpheli ölümüne uzanan bir entrika mı? Osmanlı devletinin, bir imparatorluğa dönüştüğü zaferler ve ihanetlerle dolu günlerine yapılan sıradışı bir yolculuk. Ve bu heyecan verici yolculuk boyunca kulaklarımızdan eksik olmayan o kadim soru: Tarih geçmişte yaşananlar mıdır, yoksa tarihçilerin anlattıkları mı?