Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
180 syf.
·
Puan vermedi
·
23 saatte okudu
Çamurlu yollar, yabancıları sevmeyen köylüler, kaynayan bir kahvehane… Namus bekçileri, haset ve husumetler… Sırtından “zopası” eksik edilmeyen çocuklar, erkekler ve erkeklikler… Karanlık evler, ışığı pır pır eden odalar. Muammalı bir ölüm ve çiçeği burnunda bir öğretmen.. Kitabın dili akıcıydı ama bazı yerlerde sıkıcı gelmeye başladı çözülmeyen olaylar, konuşmayan insanlar döngü hep böyle devam ediyor ve öğretmen kendine vazife olmayan şeylere karışmaya çalışıyor. Fazla geldi çünkü sen daha 10 günlük yeni atanmış bir öğretmensin.! Olayların bir türlü çözülemeyişi herkesin kendi menfaati için gerçekleri saklaması aslında bunlar klasik bizim ülkede köylerde yaşanan şeyler.Şaşırtıcı değildi yani. Ve hep çay sigara çay yine sigara çay… Kitabın sonu çok havada kaldı, son sayfayı okurken inşallah olaylar sonuca kavuşur diyordum bu son sayfada. Ama olmadı tabiki de. ve ee?? diye kaldım sonunda.. Kitabı sevmedim açıkçası :/ #236447728
Bozlak
BozlakEmirhan Dağkan G. · İletişim Yayıncılık · 201837 okunma
Merhaba ben Kayseri Erciyes'te okuyorum. Okula devam ederken yan gelir olarak elit bir cafe'de profesyonel garsonluk yapıyorum. Sizlere bir anı paylaşmak istedim... Sürekli vip müşterilerimiz arasında yer alır ve her gün genellikle belirlenmiş aynı masaya tek kişi olarak oturur. Garsonlarla hiç sohbet etmez sadece isteği olan bir siparişi dile getirir. Saat 7-8 gibi gelir fazla geç kalmadan gece 12 gibi kalkar. Hesabı ortalama kartsız nakit olasak 600 TL ödeme yapar ve 40-50 TL gibi ortalama bir bahşiş bırakırdı. Bir gün tek kişi değil grup olarak arkadaşlarıyla geldi ve erken kalkmak yerine gece kapanış 2'ye kadar oturdular. Cafe'de kasanın kapanabilmesi ve hesap yapılması için yarım saat önceden hesaplar alınırdı. En son bu 'Avukat bey' kaldığı için onunda hesabını almak zorunda kaldık. Cafe henüz kapanmadığı sadece hesapların alındığı saat gece 1.30 ve kapanmasına 30 dakika kalmıştı ki çay siparişi vermek istedi 'Avukat bey' ve ben de güler yüzlü ve samimi bir şekilde; kasamız kapalı fakat işletme olarak çayımız size ve arkadaşlarınıza ikramımız olsun dedim. Cevap: Tabiki de vereceksin!
Reklam
424 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
20 günde okudu
KORKMA BEN YOKUM
VE BU BENIM HİKAYEM Öncelikle belirtmem gerekir ki bu bir kitap incelemesi değildir, bu benim kitapla olan hikayemden küçük fakat hayati bir kesittir . (Anlatabildiğim kadarıyla) Hayatımın son bir buçuk yıllık zaman diliminde vazgeçilmezim oldu kitaplar. Ve kitapçı dükkanları..Kapıdan içeri adım atar atmaz bizleri kuşatan o kitap kokusu, ve
Korkma Ben Varım
Korkma Ben VarımMurat Menteş · İletişim Yayınları · 20098,3bin okunma
Bazı şeyler mutluluk demektir. Aile gibi, memleket gibi,çay gibi ve tabiki sobada kestane gibi...
481 syf.
9/10 puan verdi
·
33 günde okudu
Bu kitap için inceleme yazmak aslında uzun sürer çünkü üzerinde sohbet edilecek uzun uzadıya çay eşliğinde konuşulacak o kadar çok güzel şeyleri var ki ama burdan sadece kısaca yorumlayabilirim; Hitler'in Nazi Almanya'sından kaçıp Türkiye'ye gelen ve İstanbul'da hocalık yapmış bir hukuk profesörü olan Maximillian Wagner'in, yeniden Türkiye'ye gelmesini ve onunla ilgilenmesi için İstanbul Üniversitesi tarafından görevlendirilmiş Maya Duran isimli bir kadının başından geçen olayların anlatıldığı, sürükleyici bir Zülfü Livaneli romanı... Uzun yıllar sonra ölmek üzere olan profesörün İstanbul'a anılarını hatırlamak amacıyla gelmesiyle başlar ve Maya'nın hem başını belaya sokar hem de hayatının değişmesine ve daha anlamlı,değerli bir hayat yaşamasına vesile olur.. Okurken olaya bizzat şahit oluyormuş gibi bir izlenim bırakıyor ve II. Dünya Savaşı'nda Nazilerin işkenceleri insanlık dışı muamelede bulunmaları da insanı sarsıyor. Ama şunu düşünmeden edemedim o yıllarda onca acıya zulme maruz kalıp bizzat yaşayıp görmelerine rağmen aynı acıları şuan müslümanlara yaşatan Yahudileri anlamak da zor doğrusu? Bunu söylemem onlara yapılan zulme üzülmediğim bunu onayladığım anlamına gelmiyor tabiki ama yine de anlamakta güçlük çekiyorum.. Neyse dediğim gibi uzatmanın anlamı yok daha çok konuşulası bir kitap kisacasi okumak isteyenlere tavsiye ediyor ve iyi okumalar diliyorum ..
Serenad
SerenadZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2020136,7bin okunma
192 syf.
5/10 puan verdi
·
Beğendi
"Belki de özgürlük denilen yaşam, bir serçenin sakar bir ağa takılmasına kadardı." #alinti Ataerkil bir toplumda, önce kız çocuğu sonra da kadın olmanın zorluklarını, Sıla 'nın yaşadıkları üzerinden okura sunan bir roman #avludayürüyengölgeler Yazar kitabı, "ben" ile kaleme aldığı için de romandan ziyade , bir arkadaşınız sanki sizi dert ortağı geçmiş de, derdini anlatıyor gibi ilerliyor satırlar. Kalkıp bazen çay demleyesiniz geliyor bazen akıl veresiniz bazen de sırtını sıvazlayasınız geliyor. Aile olabilmenin öneminin, kardeşlik, arkadaşlık bağlarının yer verildiği kitap aynı zamanda elalem olgusunun hayatımıza etkisine de yer veriyor. "Her şeyin farkındaydım aslında, kimselerin bilemediği her şeyin... Ama gitmekten korkuyordum. Ne kalacak kadar vardım ne gidecek kadar cesur belki de." #alıntı Tıpkı bu alıntıda olduğu gibi hepimiz gibi , Sıla 'da çoğu şeyin farkında ve görmezden gelmeyi seçiyor. Tabiki bu da hayatını olumsuz yönde etkiliyor. Bu olumsuzlar da onu biraz daha depresif ve melonkolik yapıyor, bütün bunlarda satırlara yansıyor. Bu serzenisler de okuru yoruyor. Gerçek yaşamlardan esinlenerek yazılmış bu tarz kitaplar seviyorsanız birlikte okuduğumuz @okuyankuzenler in de yorumunu inceleyebilirsiniz. Sizce aile olabilmenin en önemli unsuru nedir? Elalem olgusunu gerçekten önemsemiyor muyuz, onemsemiyor gibi yapıp hayatımızın merkezine mi koyuyoruz? Hadi yorumlarda buluşalım. #huriçalışkan #fenikskitap
Avluda Yürüyen Gölgeler
Avluda Yürüyen GölgelerHuri Çalışkan · Feniks Kitap · 06 okunma
Reklam
160 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Değişim Dönüşüm
Yolda yürürken bile ne kadar değiştiğimi fark etmem benim için tarif edilemez bir duygu. Geçmişimle veya karşılaştığım olumsuz bir durumla yüzleşirken daha cesurum. Olayları yaşandığı anda bırakmayı öğrendim bu kitap sayesinde. Kötü bir olay mı oldu, o an oldu ve ben ondan almam gereken dersleri aldım, yoluma devam ettim. Geçmişe takık yaşayıp anın tadını çıkaramayan ben? O kadar değiştim ki, daha kitap bitmeden bu değişimin ayak seslerini duymaya başlamıştım ve ben bu yeni kişiliğimle tanışmaktan memnuniyet duyuyorum! Kendimi ve geçmişimi affetmenin getirdiği özgürlükten yararlanmamı, kafesimden çıkmamı sağladı. Tabiki sadece bununla sınırlı değil. Bitse bile bölümlerdeki telkinleri her gün tekrar etmem gerekiyor, yani başucu kitaplarınızdan olabilir kendisi. Kesinlikle zaman kaybı olmayan, size çok şey katacağını düşündüğüm bir kitap.
Bilincim Sana Söylüyorum, Bilinçaltım Sen Anla
Bilincim Sana Söylüyorum, Bilinçaltım Sen AnlaMustafa Çay · Çay Yayınları · 2015222 okunma
Ah tabiki Olcak gibi değil Sen olmayınca Çay demlenmeyince...
Öncelikle kandilimiz mübarek olsun. Bu gece berâatımızı alanlardan olalım inşallah. Ama bu berâat, WhatsApp' ta , Instagram' da "Hayırlı Kandiller" diye hikaye atıp, sonra çay içmeye devam etmekle alınmıyor. Görüldü sayısı kadar sevap alacağınızı falan düşünüyorsanız öyle bir şey yok tabiki.
183 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.