Eserde frankl, toplama kamplarında başından geçen olaylar ve tanık olduğu durumlardan insan doğasının temel kaynağının besin olduğunun değil de umut olduğunu düşünmüş ve biz olurlar için yazıya dökmüştür. Bu fikir bana bir saygı duyduğum bir insanın sözünü hatırlattı. Şöyle ki; “insanlar ne zaman yemek yemenin insanı doyurmadığını anlayacak”.
Eser, insan doğası ve insanın kendi benliğini kaybetmemesi için “umut” enstrümanının varoluşsal bir öneme sahip olduğu önemini anlatıyor. Bu enstrümanın bu denli öneme sahip oluşu da önüne çıkan engellere öncelikle alışılması ve samanı geldiğinde de onları bir bir geçmesi anlamına geliyor kanaatimce.