"Ağlamıyorum." diyorum şaşırarak. Neden peçete uzattığını anlayamıyorum. Bu kez sırıtması geri geliyor, kalbimin teklediğini hissedip derin bir nefes alıyorum.
"Alın lütfen."
"Ama neden?"
"Ketçap..." diyor dudağını ısırarak. Kahkahasını zor bastırıyormuş gibi görünüyor.
Yüzümün kızardığını hissederek peçeteyi alıyorum. "Nerede?"
"Burnunuzda..."