Modele, çizime ya da deneye ihtiyacım yoktu. Her şeyi kafamda sanki gerçekmiş gibi canlandırabiliyordum. Böylece farkında olmadan, buluşsal kavramları ve fikirleri somutlaştırmanın bana göre yeni bir yolunu geliştirmeye başlamaktaydım ki bu radikal bir şekilde salt deneyselliğe zıttı ve bana göre çok daha hızlı ve etkiliydi.