150 yıldır hala aynı
Bu hükümete nasıl emniyet ederek çalışırız, bütün sene durmayıp işleriz, yine karnımız tamamiyle doymaz, kesemizde beş para görmeyiz vesselam...
Sayfa 219Kitabı okudu
Anadolu'nun Korkunç Durumu
''Köylünün başındaki bir diğer bela askerliktir. Dikkatli bir gözlemci olan Alman Generali Moltke, bu konuda karşılaşmış olduğu olayları şöyle naklediyor: '' Asker toplama, devlet makamlarının köylere baskın etmesi biçiminde olmaktadır. Öyle köyler vardır ki, içinde genç ve çalışabilen kimse kalmamış. İnsan bu adam avcılığında, hazır bulunmalı, bu elleri bağlı ve gazap dolu bakışlı yeni askerlerin gelişini görmeli... Başka bir yerde ise, köylerdeki halk dağlara kaçıyordu; tutulanlar, (çoğu zaman çocuklar ve sakatlar) uzun iplere sıralama bağlanmış ve elleri bağlı olarak getiriliyorlardı...''
Sayfa 211Kitabı okudu
''Anadolu ihtilali, halkçı ve devletçi karakterini zaferden hemen sonra unutmuş ve liberal ekonomiye dönmüştür. Bu dönemde, tıpkı İttihatçıların yaptığı gibi, bir milli burjuva yetiştirme gayesine düşülmüş, ancak bazı kimselerin zengin olması sağlanmıştır...''
Sayfa 225 - Sabahattin Selek (Anadolu İhtilali, cilt II)Kitabı okudu
1938'in rakamlarına göre, memleketteki sanayi kuruluşlarının %90'ı fabrika denilmeyecek birtakım derme çatma tesislerdir.
Sayfa 247Kitabı okudu
Azınlığın mutluluğu, çoğunluğun yoksulluğu pahasına devam etmektedir.
Sayfa 247Kitabı okudu
sanayi kesiminde işçi her haktan yoksun, daima aleyhine işleyen arz-talep kanunun kurallarınca çalışmaktadır. En küçük bir hak isteğinde bulunması, her zaman bol miktarda var olan bir işsizin onun yerini almasıyla sonuçlanmaktadır.
Sayfa 247Kitabı okudu