Zaten en iyimser tanımlamayla bile gençlik dediğin neydi ki? Ham, olgunlaşmamış bir mevsim, sığ duyguların, hastalıklı fikirlerin hüküm sürdüğü bir zaman dilimi.
Şimdi içim, sanki herkesin çekip gittiği, tek başına hasta yattığın, düşüncelerin net ve metalik tıkırtılarını çok açık biçimde işittiğin bir ev gibi sessiz ve boş.