Yalnızım dedin…
yalnız değildin. Her gece bende seninle birlikte ağlıyordum.
Kalbim acıyor dedin, seni mutlu etmeye çalıştım.
Ruhumu hatıra olsun diye bırakıp mahzun bir Derviş gibi gittim.
Neden hala mutsuzsun.
Bırak beni her gece yalnız kalıyım. Senin yerine sadece ben bizim için göz yaşı dökeyim.
Sorarlarsa, "Ne iş yaptın bu dünyada?" diye, rahatça verebilirim yanıtını:
"Yalnız kaldım. Kalabildim! Altı milyarın arasında doğdum. Ve hiç birine çarpmadan geçtim aralarından
Ne ölüm, ne de hayat! Hiçbiri kovalamıyor beni rüyalarımda. Hiçbirinin eli bana değmiyor. Çünkü ellerim ceplerimde hiç olmadıkları kadar. Varlığıma nedensizlikten delirdim ben. Hiçbir nedeni kendime yakıştıramadığımdan. Hepsini giydim. Hiçbiri olmadı. Hepsi dar geldi. İnansaydım herhangi birine, uğruna gerekirse dünyayı kan gölüne çevirirdim. Okyanuslar kırmızı olurdu. Pıhtılaşmış kanlardan siyah dağlar yükselirdi. Ama inanamadım. Bir türlü inanamadım... Bütün hayat bir illüzyon. Benim gibi. Kayra gibi…
Hakan Günday Kinyas Ve Kayra
Unutma! Bazı şeyler arasında ince bir çizgi vardır.
Aşk ve Nefret, samimiyet ve laubalilik, genişlik ve medeniyet, dürüstlük ve patavatsızlık, insan ve hayvan.