İnsanlar arasında belki sıkılacak, zorluklarla karşılaşacaktım. İlk olarak herkese karşı kibar ve içten olmaya karar vermiştim. Fazlasını da kimse isteyemezdi benden. Belki burada da çocuk sayacaklardı beni... Olsun varsın! Herkes nedense bir budala olduğumu düşünüyor. Evet, bir zamanlar çok hastaydım, bir budaladan farksızdım. Peki ama, şimdi, herkesin beni budala olarak gördüğünün farkındaysam nasıl bir budala olabilirim? Bir yere girerken hep böyle düşünüyorum: " İçeride bir budala olduğumu sanacaklar, ama akıllıyım ben, bunu anlamayacaklar..."
Büyüklerin çocukları hiç tanımamaları her zaman şaşırmıştır beni. Anne babalar kendi çocuklarını bile doğru dürüst tanımıyor. Küçük oldukları, bazı şeyleri öğrenmelerinin zamanı henüz gelmediği gerekçesiyle çocuklardan hiçbir şeyin gizlenmemesi gerekir. Ne üzücü ve talihsiz bir düşünce bu!
Kaderimin ne olduğunu merak ediyordum. Bazı dakikalar bir tedirginlik oluyordu içimde. Bilirsiniz, özellikle yalnızsa bir tedirginlik olur insanın içinde.
Dayanılmaz bir hüzün vardı içimde. Hatta ağlamak istiyordum. Her şeyi yadırgıyordum, huzursuzdum: Her şeyin bana yabancı olması çok etkiliyordu beni, öldürüyordu.
Ortak yanlarının olmadığını sanırlar. Oysa çok ortak yanları vardır... İnsanların tembelliğinden, bir de birbirlerini nasıl görüyorsalar öyle değerlendirdiklerinden, onlarda başka bir şeyler bulamadıkları için oluyor bu...