Foto " Edip Cansever, Turgut Uyar"
Turgut Uyar Çok Üşümek Bir kalır uzun resimlerde anısı sakallarımızın Urban içinde üşüyüp üşüyüp kaldığımızın Bir Kalır yanık yağlar kokusu şehirlerde Uzun nehirlere binip uzaklaşmadıkça Bir Kalır yabancı yataklarda o oteller Meydanlar heykeller sizin olmadığınız o her yer O çok yalınç gerçekli gelip gitmeler Bir kalır uzun duvarlar ve onların dipleri Bir kalır yılgın adamların hep "Evet" dedikleri Çok üşürdük hep üşürdük üşümekti bütün yaşadığımız Üşürdü ellerimiz aşkımız sonsuz uzun sakallarımız Tükenir dağınık diriliği kaşıntımızın bir gün Bir kalır uzun kitaplarda anısı çok üşüdüğümüzün
Üşümek bedene ait değildi sadece. Üşümek kalbe , ruha, zihne de aitti.
Reklam
Üşümek varsa bu sıcağın yokluğu... Karanlık varsa ışığın yokluğu.! Eğer her yer karanlık ve ben üşüyorsam işte bu sen'in yokluğun. ..💙
Sonra fark ettim ki Su akıyor, rüzgar esiyor, yağmur yağıyor Her şey yine ve aynı şekilde oluyor Öyle bir yere geldim ki Sıcak ve soğuk, aşk ve nefret, savaş ve barış Üşümek ve sonra ısınmak gibi Gitsem ayrılık olur, kalsam çöl Gidersem bende hasret olur ve belki beni sevenler de özler ama Anladım ki özlemden hiç kimse ölmüyor, ama ben ölüyorum Nefes alıyorum, önemsiyorum ve gitmek istiyorum Anladım ki hasret yeni bir aşka kadar sürüyor Sevdiklerim ve beni sevenler, Bağışlayın su akıyor ve ben gidiyorum
Rengi, suskunluğu dizelerimin . Çalan şarkıdan uzattım küsük gözlerine. İçimde bin ahh, tırnaklarına dolanamayan Saçlarını okşayamayan ve sığmak bilmeyen Saklamak isterken kıvılcımını yüreğimde Üşüyen parmakların siperindeki özlemim Baş başa kararmış göğün ıslak parıltısında. Külleri topladım ışığında yansısın , Göremeyecek belki düşe aşık zihnim . Çizdim ,sildim öyle ki yine diriltmeyi ögrettim . Oturup gözlerine dalıp dudağından yayılan , Sessizliğinden kopuk ıslandığım ilk gecenin . İlk tutuluşta akan nehrin yani başındayım yine .... Uzağına üşümek bile güzel ,özleme yenik düşmek gibi seyre dalmak çehrene .....
Sen ey kanatları hep çırpınan kuş! Uç her zaman gittiğin yere, Ben kutuplardan farksızım. Sıcak ülkelerin çok senin. Birgün üşümek istersen; Eriyip bitmiş olacağım unutma!
Reklam
1. Gönül o kadim çalgının sılasında, Pencere kenarına kelimeler nakşeder. Bilirim, nakış körpe bir bakış istemez. Yazık! Bakışların durgunluğuna… 2. Zincirler büyür fırtınaları yere bakan şehirde, Hasret hiç olmadığı kadar birikir göğüslerde Tenlerde kavurucu bir sıcaklık, üşümek ister Öfkenin ve kırgınlığın içinde Ölümü kuşatan eller, yaşamak
Tavanlar bakmak içindir, Geceler düşünmek... Kış üşümek... Yollar gidilmek... İnsan ise, İnsan ise sevilmek içindir.
Güzel bir kahramanla tanıştığım
Uçurtmalar
Uçurtmalar
kitabı, çocukluk dönemimin hengâmeleri arasında beni hayata bağlamıştı. Şimdi, üç yıl önce bir sahafta görüp aldığım bu kitabı nedense tekrar okumak istiyorum. Tabii, bu da son okuyuşum olacak. 🤫 Ayrıca bu kitabı aldığım o yıl, kolektif bir kitabın da editörlüğünü yapıyordum ve yazarlardan birisi de bu kahramandan bir söz yazmıştı. 📝 Kitap, İkinci Dünya Savaşı sırasında Alman işgali altındaki Fransa dönemini anlatıyor. Burada o meşhur kahramanımız olan Clos Joli, hayata devam etmek için gösterdiği mücadeleyle dikkat çeken çılgın bir adamdır; lokantası hep açıktır, yemek yapmaya devam eder ve bundan büyük bir keyif alır. Özgürlüğün bir simgesi olan Joli, ‘bir savaşın özgür ruhlu adamı nasıldır’ onu simgeliyor. Kitabın yazarı olan
Romain Gary (Emile Ajar)
Romain Gary (Emile Ajar)
, özgürlüğü savaş ortasında yemek yapmakla gösteren kahramanı karşımıza çıkarır ve yine başka kitabı olan Polonya’da Bir Kuş Var’da şunu söyler: “Bir gün aç kalmak, üşümek yasaklanacak.” 🕊️ Joli de, ben yemeğimi yaparak özgür bir kimlik sergiliyorum, düşüncesini şöyle özetler: ‘Görüşürüz, ocakta benim yemeğim var.’ Clos Joli, ‘yaşamak’ dediğimiz savaşın ortasında nasıl sağ kalabileceğimizi gösteriyor. Clos Joli gibi, hayata tutunmanın da o büyük zorluğu, büyük bir mücadele göstermekten geçiyor. ✍🏻🌺
Dışarıdaki bahane, insanın mevsimi içinde.. Üşümek için kışı, gülmek için baharı, neşelenmek için yazı, hüzünlenmek için sonbaharı bekleme.. [ Güven Taşdemir ]
Reklam
Kaçak yaşama yergisi/ Turgut Uyar
günlerden o gün alıp başımı evin yolunu şaşıracağım taze ekmeğim eski kanlarım benim ellerim şaşıracak ya da tek başına acıkacaksın sen tek başına gözlerin hiç umurumda değil ya şundan şundan şundan korkuyorum kim uydurdu bu haziranı bu temmuzları bu yaşamaları gizli kapaklı bu yulafları oğlakları bardakları bu bütün puştlukları bu şarkıları hiç
hani bazen üşümek yanmaya eştir. sevmek en güzel şarkıdır, seni özlemek en kötü zamandır. Ahmet Telli
Üşümüyorum. Dondum. Üşümek sıcak kalır.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.