Kaderin bütün randevularımızı iptal ettiği bir anda karar verdik kendimizle buluşmaya. Bizi dinleyecek kimsenin kalmadığını düşündüğümüz o yoksulluk anlarında bir defterin önünde bulduk kendimizi. Boş bir defter kadar umut verici kaç nesne vardır dünyada? İstediğimiz gibi dolduracağınız bir defterden yakın kaç dost? Ne söylesek can kulağıyla dinleyecektir beyaz sayfalar. Ne yazsak tekzip etmeyecek, biz anlatırken dinlemiş gibi yapıp o esnada kendi söyleyeceklerini düşünmeyecektir. Söyleyeceği bir şey yoktur çünkü defterin. Sahi, yok mudur?