Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
.... Gelin Birazda Düşünelim: KÖLELİK Kölelik en genel tanımıyla, bir başka insanın “metası” olmaktır. Yani kişisel bir özgürlük ya da söz hakkı sadece sahibi tarafından belirlenmesi ve insandan ziyade “makine” olma durumudur. Dünyada uzun yıllar boyunca çeşitli şekillerde uygulanmıştır. İlk olarak yaklaşık 11.000 yıl önce ortaya çıkmıştır.
Düşüncelerimin yansıması...
Trolley Problemi: Ahlaki Sınavın Sınır Tanımayan Zirvesi Zihinsel labirentlerin en karmaşık köşelerinden biri olan trolley problemi, insanın içsel çatışmalarını titizlikle sınamak için tasarlanmıştır. Bu düşünce deneyi, sıradan bir demiryolu hattında başlayıp insanın en derin ahlaki kuytularına dalan bir yolculuğa dönüşür. İşte bu deney, insanı trajik bir seçimin eşiğine getirir: Tek bir kişinin hayatını kurtarmak için bir başkasını feda etmek mi yoksa pasif bir izleyici olarak birden fazla kişinin ölümüne seyirci kalmak mı? Bu, ahlaki pusulanızın en uç noktalarına kadar sizi sürükler ve karar verme yeteneğinizi sınar. Ancak işin çekirdeğine vardığınızda, bu sadece bir demiryolu hattında geçen bir tramvayın kontrolü değil; bu, insanın vicdanının sonsuz uçurumlarında bir deney. Bu zorlu seçim, insanın içindeki karanlık ve aydınlık arasında salınan bir savaşın yansımasıdır. Trolley problemi, sıradan bir etik paradokstan çok daha fazlasıdır. Bu, insanın ahlaki bükülmelerinin ve kırılmalarının doruk noktasıdır. Bu deney, insanın ne kadar karmaşık ve çelişkili bir varlık olduğunu açıkça ortaya koyar. Sonuç olarak, trolley problemi sadece bir düşünce deneyi değil, insanın zihnindeki en karanlık ve karmaşık kuytuların keşfi ve anlamıdır. Bu, ahlaki yolculuğun sınır tanımayan zirvesidir ve insanın içsel yolculuğunda bir dönüm noktasıdır.
Reklam
Kendisini başkasına kabul ettirme çabası kadar kötü bir duygu bilmiyorum. Genellikle bu duyguya kapılanlar da ortak sorun "Güven" problemidir. Birey kendisine güvenmiyorsa normal olarak güven duygusunu tesis etmek için başkaların kollarının altına girme ihtiyacı hisseder. Yoksa hep kendisini psikolojik olarak kötü hisseder. Birine dayanmak dediğimiz mesele de budur. Güven ihtiyacı gidermek. Maddi ve manevi bütün sorunlarımızın temeli budur. Varlık hakkında eskilerin tabiriyle "Otolojik güven" problemi boşuna demişler. Bazı şeylere gücümüz yetmiyor, ister istemez bir yere dayanmamız lazım. ( Bu konu kelam konusu olduğundan girmeyecem) Ama bazı şeyleri bile bile yapıyoruz. Kendimize o cesareti vermediğimiz halde güven duygusunu başklarından almak tamamen kendini harcamaktır. Akıllı olun kendinize güvenin özgürlüğün tadını çıkartın.
Bing bang safsatası.
Kimi ateistler içinde yaşadığımız evrenin nasıl oluştuğu sorusunu big bang teorisi ile izah etmeye çalışmaktadırlar. Ona göre evreni ve insanı yaratan bir varlık yoktur ve evren büyük bir patlama sonucu meydana gelmiştir. Biz de hayatı ve çeşitli canlıları var eden doğal seçilim sonucu evrimleşerek meydana gelmişiz. Akıllıca düşünen biri için bu
Karalama1
Son yıllarda çok kitap okuduğumdan olsa gerek, yazarlara özendiğim zamanlar oluyor. Bir şeyler anlatma, ahkam kesme, bir şeyleri tanımlama, o şey hakkında yargılarda bulunma ve o şey hakkında hüküm verme ihtiyacı mı desem bunun adına, bilemiyorum. O kadar anlatılmaya, tanımlanmaya, hakkında yargılarda bulunulup, hüküm verilmeye muhtaç konu varki,
123 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.