Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Yöneten sınıflar olarak bizler bütün yoprakların, bütün makinelerin, her şeyin sahibiydik. Yiyecek getirenlerse bizim kölelerimizdi. Ellerindeki bütün yiyecekleri kendimize alır, aç kalmayıp çalışarak bize yiyecek getirmeye DEVAM ETSİNLER diye onlara da azıcık bir şeyler verirdik...”
Her şeyi bir veba salgını gibi hatırlayarak Bekliyorum beklediğim neyse onu.
Reklam
"İnsan eskiden beri metafizik bir kavram olarak mutlak adalete inanır ama anlaşılan o ki evrende adalet diye bir şey yoktur. Haktan, adaletten anlamayan, doğada kara bir leke gibi duran, gaddar, insafsız, düzenbaz bir vahşi olan bu adam neden hayatta kalmıştı?"
"Herkes ölüyordu nasıl olsa; iyisi de kötüsü de, güçlüsü de zayıfı da, hayata dört elle sarılanı da yaşamı aşağılayanı da.... Herkes göçüp gidiyordu. Her şey göçüp gidiyordu. "
"Her yandan yardım isteyen çığlıkların geldiği bu tür sahnelere fazlasıyla tanık olmak, insanın kalbini taşa çeviriyordu."
“Yaşanacak asıl hayat hapsolduğu odada değil, gemiye binip gideceği bir başka alemdeydi."
Reklam
Dante’nin Korkaklar Avlusu…
“Her günah ölümcüldü ve her umursamazlık suçtu. Ya hep ya da hiçti.”
Hastalıklar ise çoğu kez, toplumsal sistemin bozukluğunun göstergeleri kabul edilir. Ortaçağ'da veba ve cüzzam, günümüzde de AIDS bu anlamda apaçık örneklerdir.
Kimi zaman geçmişin anısı beni öyle bir sarıyor ki keçi derisine sarılmış kirli bir ihtiyar olduğumu, torunlarımın da sessiz ilkel bir dünyada çoban olduklarını unutuyorum.
İnsanların bilgisi bununla sınırlıydı.
Gözle görünmez olan o mikroorganik dünyada, bu kumsaldaki kum taneleri kadar çok sayıda mikrop türü olabileceğini biliyorlardı sadece. Bir de yine o görünmez dünyada yeni tür mikropların ortaya çıkabileceğini.
Reklam
"Bana diz çöktüremeyeceksin"
Sayfa 63 - Kapra YayıncılıkKitabı okudu
"Kene, köpeğin kanını emer. Mikrop ise çok küçük olduğu için doğrudan insanın kanına girer ve orada bir sürü yavru yapar. O zamanlar bir insanın vücudunda bir milyar tane bana bir midye kabuğu verir misiniz yani bir midye kabuğu kadar mikrop olurdu. Mikroplara mikroorganizma derdik. Onlardan birkaç milyon ya da bir milyar tanesi insanın içine girdi mi, kanına yerleşti mi, o insan hasta olurdu..
...dünya altüst hâlde.
Sayfa 63 - Kapra YayıncılıkKitabı okudu
...hepsi önümde diz çökecek.
Sayfa 63 - Kapra YayıncılıkKitabı okudu
Kızıl Ölüm'ün hikâyesini anlatıyorum.
İllet nedir, bilirsiniz. Eskiden buna hastalık derdik. Mikrop dediğimiz bir şey vardı, bize bir sürü hastalık getirirdi. Bu sözü unutmayın, mikrop. Mikrop, çok küçüktür. Hani baharda köpekler ormanda koşuşturduktan sonra üzerinde bulduğunuz keneler var ya, onlar gibidir. Ondan farkı çok daha küçük olmasıdır. O kadar küçüktür ki göremezsiniz."
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.