Bir ülkede insanlar sömürülüyorsa, hiyerarşi insanları mutsuz edecek kadar baskın hale geliyorsa işlerin layıkıyla yapılmamasıda kaçınılmaz sonuç oluyor
Gelişmiş ülkelerde insanlar kabiliyetli oldukları alanlarda uzmanlaşıyorlar ve terfiler daha çok hak etme esasına dayanıyor. Az gelişmiş ülkelerde, atamalar işe almalar terfi etmeler liyakate dayalı değil, torpile dayanıyor.
Pazar ekonomisinin ve hukuk sisteminin gelişmediği, adalet karşısında herkesin eşit olmadığı ülkelerin kaderi bu. Sorunu efendi köle ilişkisinde aramalıyız
"Mizah, Türk toplumunda zorluklara karşı bir emniyet supabı gibidir. Toplumu yönetenlerin hoşgörüsüzlüğü arttıkça ve mizaha izin verilmedikçe toplumda öfke de artar.''
Dünyanın her yerinde saldırıyı sevgi zanneden önyargılı insanlar var ve çoğu zaman, kendi değerlerine sahip çıkmayı başarmış düzgün insanlara kıyasla daha gür sesler çıkararak, gücünün yetebildiğini ezmeye çalışan bir zorba gibi yaşıyorlar.
Yanlış Bilinç, özetle insanın yaşamı, yaşadığı gerçeklik üzerinden değil; sistemin dayattığı imajlar üzerinden algılama refleksidir. Bir zaman sonra insanlar kendi yaşamlarını objektif bir şekilde konumlandıramaz ve sistemin onlardan beklediği bakış açısıyla hayatlarını yorumlamaya başlarlar.