Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Asr suresi
Vel-’asr(i). İnne-l-insâne lefî ḣusr(in). İllâ-lleżîne âmenû ve ’amilû-ssâlihâti ve tevâsav bilhakki ve tevâsav bi-ssabr(i) Asra yemîn olsun ki, insan gerçekten ziyândadır. Ancak iman edip sâlih ameller yapanlar, birbirlerine hakkı tavsiye edenler ve birbirlerine sabretmeyi öğütleyenler müstesnâ!
ANLAMAK İÇİN.. çok şiir paylaşan anlamış olmuyor!.
- ANLAMAK İÇİN.. Asıl şiirler bekler bazı yaşları. Behçet Necatigil *** Anladıklarımızla Dost oluruz, Ancak Dostlarımızı Anlarız. Artık anlayamadığımız dostlarımızı kaybederiz. Düşmanlarımızı ise anlamamız mümkün değildir. Onlar anlamadığımız kadar düşmanımızdır. Oysa onları öğrenebiliriz. Onları çok iyi öğrenerek bize verecekleri zararı en aza indirebiliriz. İsmet Özel Ve'l Asr
Reklam
Yaşayacağız yaşamasına, ama canlı kaldığımızı söylemek kolay olmayacak. ... Yaşıyoruz yaşamasına, ama canlı kaldığımızı söylemek kolay değil.
Said Nursi'nin her suale cevabı varmış(mış).
HER SUALE CEVAP VERMEK, HİÇ KİMSEYE SORU SORMAMAK Sormaz ki bilsin, sorsa bilirdi. Bilmez ki sorsun, bilse sorardı. Atasözü "Herhangi ilme sorulan suale bila-tereddüd derhal cevap verirdi."(1) "Sorulacak suallere cevap vermeye hazır bulunduğu gibi kimseye sual sormayacağını da beyan ederek bu kararda yirmi sene sebat
Sayfa 56 - Süleymaniye vakfıKitabı okuyor
Yaşayacağız yaşamasına, ama canlı kaldığımızı söylemek kolay olmayacak. ... Yaşıyoruz yaşamasına, ama canlı kaldığımızı söylemek kolay değil.
Robotlaşmamız bütün hareketlerimizi sistemin programına uyarlı hale getirmemizle vaki olacak. Nebatlaşmamız mensubu olduğumuz toplum öbeğinin uyduğu akıntıyı sorgulamadığımız, bu akıntıyla sürüklenmeyi olağan saydığımız zaman başımıza gelecek. Hayvanlaşmamız da sorgulamadan kapıldığımız akıntının zevk temin eden yönlerini öne çıkardığımız ölçüde, akış hızını arttıran çabalar gösterdiğimiz zaman gerçekleşecek.
Reklam
Âdemoğlunun dünyadaki mevcudiyeti dolayımından geçerek Türkiye'deki Müslümanların sadece Müslümanlardan bazıları olmakla kalmadıkları, Müslümanlığı bir kültürel değer boyutuna indirgemeyip olduğu yerde 'din' karakterini koruyarak yapısına yerleştiren Müslümanlar olduğu görüşüne ulaşıyorum.
Din ahlâk çağrısı ve sanatın kavrayış çağrısı dünyaya biz insanların ehliyeti dâhlinde biçim verebildiği için değil, biz insanların kurtuluşuna giden yolu açtığı için önem ve değer sahibidir. Wittgenstein, "Feslefe dünyayı olduğu gibi bırakır," dediğinde, tedbirin takdiri değiştiremeyeceği düşüncesine yaklaşmış oluyor.
Kendimizi neleri kesbeder, nelerden arınırsak doğru seçim yapma ehliyetine ulaşacağımızın tecrübelerine bırakmak gerekir. Bunlar zor işler değildir. Ama biz insanlara dünyada ürün verecek tohumu ekmekten vazgeçmek son derece zor gelir. Çünkü erdemin armağanı erdemin kendisidir. Biz ise buna hep bir ilave olsun isteriz.
Sayfa 271 - TİYO Yayıncılık, 11. BaskıKitabı okudu
Müslümanca duruş sağlayabilirsek.
Hayatımızı sarih bir “ahiret” ölçüsüne bağlayarak yaşayabilirsek her şey çok kolay.
Sayfa 270 - TİYO Yayıncılık, 11. BaskıKitabı okudu
Reklam
Ahiret yurdunun daha hayırlı olduğunu kavramış olmak bu dünyadaki hayatımızı umursamadan yaşamamızı bize yasaklıyor ise de günlerimizi nihai faydanın dünyada sağlanamayacağını bilerek geçirmemizi öğretiyor. Dünya ahiretin tarlası olduğuna göre burada yapılacak işler var.
Sayfa 270 - TİYO Yayıncılık, 11. BaskıKitabı okudu
Türkiye’de devletin gücünün kaynağı halkın yani en azından yüzde doksanı Müslüman olduğu dile getirilen halkın güçsüzlüğü, çaresizliği ve istikametten mahrum oluşudur.
Sayfa 265 - TİYO Yayıncılık, 11. BaskıKitabı okudu
Gelecek diye biz kendimizi deniyoruz. Bu arada kendimizin bekçiliğini yapabilsek ne âlâ.
Sayfa 263 - TİYO Yayıncılık, 11. BaskıKitabı okudu
Müslümanların yenir yutulur lokma olmadığını önce metropol öğrensin. Bu bilgiyi edinmede gecikirse, demir leblebi, dişini (o tek dişini) kırınca zaten öğrenir.
Sayfa 260 - TİYO Yayıncılık, 11. BaskıKitabı okudu
Tanımlanmak suretiyle ruhum bir kez metropolün lokması haline gelecek olursa onun bedenimi parça parça veya tümden yutması işten bile değil.
Sayfa 260 - TİYO Yayıncılık, 11. BaskıKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.