Kitabı o kadar uzun süre önce okudum ki yorum yapamıyorum. Aklımda kalan tek şey günümüzde yazılan aşırı yakışıklı ve güzel karakterlere inat hasarlı farklı ırkların ejderhaların (ejderhasız fantastik kitap tuzsuz yemek gibi) olduğu gerçek fantastik kitaplardan olduğu.
Dördüncü Günün Melaneti
19.05.2021
Türk mitolojisinden yaratıklar, şamlar,kamanlar ve büyücüler ile kurgulanmış yedi fantastik öyküden oluşan bir eser.
Sözlük kısmı eklenmesi güzel olmuş.(Bir de çizimler ile desteklenebilseydi.)
Bu tarz başarılı eserler okudukça hep kendi tarihimizden karakterler ile neden Van Helsing, Süper Naturel, Warcraft gibi film, dizi, bilgisayar oyunu, çizgi roman yapılmaz diye düşünürüm hep. Tabii yapılacaksa da profesyonel çizim ve görsel efektler ile yapılsın. ( Var ise gören, duyan, bilen yazsın.)
Yazım hataları: 68-144.S.
Orkların dünyası olan Dreanor çöküştedir. Kıyametler ardı ardına gelir ve Dreanor yaşanamayacak bir yer haline gelmeye başlar. Orklar ise hayatta kalmak için türlü yollara başvurur. Kimi klanlar göçebe hayata geçerken kimileri geleneklerinin uygun bulmadığı türleri bile avlamaya başlar.
Gul’dan adında bir büyücü tüm klanları ziyaret ederek Gorda’sına katılması için klanlara daha yaşanabilir bir dünya, bir cennet vaadeder ancak buzkurtları Gul’dan’ın ne kadar tehlikeli olduğunun farkındadır ve hayatta kalmak için bu büyücünün sunduğu tekliften başka yollar arar.
Kitapta çok zorlanarak okuduğum sıkıcı ilerleyen bölümlerde vardı ama genele oranlayınca bunlar mazur görülebilecek boyuttaydı. Çok akıcı ilerleyen ve merak uyandıran bir kitap. Sunduğu dünya tüm incelikleriyle düşünülmüş ve tasarlanmış, okurken sanki gerçekte böyle bir dünya varmış da gözlemlenmiş gibi hissettirdi bana.
Ben beğendim okumanızı tavsiye ederim