Bu kitap tüyler ürpertici bir epik fantastik ve hayatımda okuduğum en güzel kitaplar arasına girdi. Çıktığı ilk an dikkatimi ne yalan söyleyeyim hiç çekmemişti. Sonra bir alışveriş yaparken bir kitap daha eklemem gerektiğini fark ettim ve şöyle hızlıca bakarken bunu gördüm. Konusunu okumadan ekledim ve aldım. Elime geçince de uzun süre epik
Herkes mi yalnız olur? Ne zor işmiş bu arada kalan nesil olmak.. Çocukken Bizimkileri izleyerek büyümüş bir nesiliz biz ama NipTuck'a da yetiştik. Çocukken saklambaç oynamış nesiliz biz ama Warcraft'a da yetiştik. Çocukken ev telefonu kullanmış nesiliz biz ama cep telefonuna da yetiştik. İnsanlarla kafelerde buluşup sosyalleşen nesiliz ama Facebook'a da yetiştik. Ve bu bizim lanetimiz oldu. Bizden önceki nesil Bizimkileri'i izledi sadece, okullarını bitirdi evlendi, çocuk yaptı. Bizden sonraki nesil Bizimkiler'i hiç izlemedi, aile kurmayı düşünmüyor, mutlular; internetleri, stüdyo evleri ve modern hayatlarıyla. Peki ya biz neyiz? Biz ne yapacağız?
Kitabın sürükleyici yapısı vardı ama ara ara tökezliyor diyebilirim; bilinmeyene doğru yürüyüşte bazı olgular merak uyandırıp kitabı okunur kılıyordu. Ama tam olarak kurgu oturtulamadı diyebilirim. Akılda kalan sorular belki de serinin diğer kitaplarında kendine cevap bulacaktır. Fantastik kitap sevenler için; orta düzey bir kitap diyebilirim. Çok bir şey beklemeyin derim yine de.
Kitap hakkında daha detaylı inceleme blog sayfamda, okuyabilirsiniz:
hknkr.com/kitap-warcraft-...
Warcraft oynamadım, sanırım filmi de var onu da izlemedim ama fantastik kitaplardan ve ejderhalardan hoşlandığım için kitabı okudum. Elfler, büyücüler, ejderhalar.. bir çok farklı ırkı bir arada toplayan bir evrende geçen bir kitap. Kolay okunan güzel bir kitap, sayfalar ilerledikçe kitap güzelleşti. Genel olarak fantastik kurgunun bir çok klişesini içinde barındırsa da ortaya hoş bir kitap çıkmış, devam kitapları Türkiye'de çıkacak mı bilmiyorum ama çıkarsa okurum. Fantastik kurgu sevenlerin zevk alacağı bir kitap.
Çıralı
“Azraba Turizmin sayın yolcuları!” Azra yine bir anons için hazırlanıyordu.
Arabada son bir saat içinde sessizliği bozan ilk şey olmuştu. Fondan gelen Vengo ezgilerinin dışında kimse çıt çıkartmamıştı. Herkesin aklında farklı şeyler dolanıyordu; Orkun, bir yandan telefonda müzik yayını sağlarken bir yandan da sosyal medya haberlerine dalmıştı. Mert, bir geve önce sabaha kadar warcraft oynamış, sabah yediklerinin de etkisiyle bir saati aşkın bir süredir oturduğu yerde uyukluyordu. Nisa da telefonda rota planlaması yapıyordu. Zaten zamane gençliği bütün hayatı bu yüzden kaçırıyordu. Özel anlarda, selfie çekmekten ya da birbirlerinin fotoğraflarını çekip sosyal medyada paylaşmaktan anı yaşayamaz hale gelmişlerdi. En son geçen hafta Bowling oynamaya gittiklerinde, fotoğraf ve snap çekmek uğruna skorun kaç kaç olduğunu bile oyunun sonunda fark edebilmişlerdi. Şimdi de yol güzergâhlarında bulunan doğal güzellikleri ve tarihi mekânları dünya gözüyle görmek varken Google’ın gözünden incelemeyi tercih ediyorlardı.
#boraterzibaşoğlu #yabancıdostlar #kitapalıntısı
İnsanlar Tanrı adına birbirlerini öldürüyorlardı. Kendisine inananların omzuna silahını asmış, "World of Warcraft"ta cihat yolunda giden avatarlar gibi davranmasını hangi Tanrı isterdi?
Facebook'un, çoğu "keşke orada daha az zaman geçirsem" diyen 1,5 milyar kullanıcıyı kendine böyle çekeceği, bundan on yıl önce kimin aklına gelirdi? Veya her gün milyonlarca Instagram kullanıcısının saatlerce fotoğraf yüklemek ve başkalarının yüklediklerini beğenmekle uğraşacağı? Ya da yirmi milyondan fazla kişinin bileklerine bağlı
Kitap World of Warcraft oyun evreninin hem en sevilen hem de en çok nefret edilen karakterlerinden olan Prens Arthas ya da Lich King'in yaşantısını ve yaptığı seçimleri konu alıyor.
Arthas kitabının bazı bölümlerinde
olaylar arasındaki kopukluğu serinin hayranları fark edecektir. Fakat bunu göz ardı edersek kitap olaylar açısından yeterince detay ve akıcılık sağlıyor.
Bazı bölümlerde Arthas' ın seçimleri ve sonuçları ile ilgili aklıma gelen bir kaç soru vardı:
1) Amaca olan körü körüne adanmışlık, sonuca ulaşmak adına her yolu mübah kılar mı?
2) Bütün ölülerin acılarını bilerek onları kontrol altına tutup yönlendirebilen irade, kendi zihnini ne kadar yoruyordu ve nasıl delirmiyordu kim bilir?
3) Amaçlarının birden bire değiştiğini dost ve düşmanların ironik bir şekilde yer değiştirdiği kendini kanıtlama şavaşında hangi tarafın baskın geleceğini tahmin edebilmiş miydi?
Netice itibariyle kitap Warcraft serisinin belki de en karizmatik karakterinin hayatının başlangıcına odaklanmış. Lich King'in doğuşu veya yeni bir bedende yeni bir iradeyle uyanışı, seri içinde başka bir serinin başlangıcı olabilir belki.
ArthasChristie Golden · Epsilon Yayıncılık · 202318 okunma
Warcraft ile tanışmam Warcraft 2 adlı oyunla olmuştu. Ardından da Warcraft 3 ü de oynamış sonra biraz ara vermiştim. Seriye tekrar başlamam Sunwell üçlemesi olmuştu. Bu manga serisi oldukça başarılı iken ben seriye tekrar bir dönüş yapmadım ta ki filmi çıkana kadar. Lakin filmi izlemedim. Filmin kitabı ile filmin öncesi kitaplarını bulmuşken aldım ve okuyarak seriye bir dönüş yapayım dedim. Filmin kitabı benim açımdan tam olarak tatmin edici değildi. Özellikle aksiyon sahnelerinin anlatımında bir eksiklik hissettim. Konuda ise bazen kopukluklar ile karşılaştım. Bundaki esas etmenin kitabın filmden kitaplaştırılması olarak görüyorum. Bununla birlikte okuma kısmında bir zorluk yaşamadım. Akıp giden bir yapısı var. Karakterlere alışmak biraz zaman istese de alışıyorsunuz.
WarcraftChristie Golden · Artemis Yayınları · 201652 okunma