İnsanî yetersizliğe ilişkin bilgi aslî hiçliğimize ilişkin bilgidir.
Zaman zaman, antropologlar insanın alet yapan hayvan olduğunu söylemektedirler bize; ama bu sadece kabataslak bir tanımdır. Hiçbirimiz, şöyle demeye hazır değiliz: "Tamam, ben alet yapan bir hayvanım, o kadar. Geri kalan kısmıma sahip olabilirsiniz. Bundan böyle, ben aletler yapacağım. Ailemin bu işte ilgisi yoktur, ağrılarım ve komplekslerimin bir alakası yoktur, aşklarımın ve nefretlerimin adı bile anılamaz. Hepsini anlayıp bitirdiniz." Şüphe yok ki, istesek de geri kalan kısımdan vazgeçemeyiz. Ve ne olduğumuzu hâlâ bilmiyoruz. Her gün, eğer iyi dikkat ederseniz, kendi varoluşunuza ilişkin yeni yönler ve özellikler bulacaksınız.
Sayfa 154Kitabı okudu
Tam bir iman için "organlarla eylemde bulunma" zorunluluğu çoğu Müslüman kelâmcının niçin islâm'ı iman'ın bir parçası olarak aldığını da izah etmektedir. İslâm kesinlikle organlarla eylemde bulunmaktır -salt herhangi bir eylem değil, fakat Allah tarafından emredildiği şekilde bir eylem, veya Kur'ân'ın hakikatiyle uyuşan bir eylem.
Sayfa 114Kitabı okudu
Zekât'ın toplumla açık bir ilişkisi vardır. İnsanların mülkiyetlerinin temizlenmesi başkalarına yardım etmekle gerçekleşir. Zekât borcunu ödemek için, insanın komşularının durumuyla bizzat ilgilenmesi ve kimlerin ihtiyaç içinde olduğunu keşfetmesi gerekir. Salât'ın da, zekât gibi, toplumsal bir önemi vardır; ama burada gerekli olan şey salât'ın ifasıdır, başkalarıyla ifası değildir. Buna karşılık, zekât bütünüyle toplumsal etkileşime dayanır. İnsan kendi kendine zekât veremez.
Sayfa 82Kitabı okudu
İslâm doğru amelin insanları müslüman yaptığını kabul eder, ve öyle ki, çoğu insan için, doğru inanç doğru ameli takip eder.
Sayfa 72Kitabı okudu
Allah Kur'ân'da birinci şahıs olarak konuştuğunda, bazen kendisine "Ben" olarak, bazen de "Biz" olarak atıfta bulunur. Denebilir ki "Biz" hatırlanmayacak kadar eski zamanlara ait bir kraliyet kullanımını yansıtmaktadır: Bir kral, krallığındaki herkes adına konuştuğu için, kendisine "Biz" diye atıfta bulunmaktadır. Ancak, bazı kelâmcıların iddiasına göre, Allah "Ben" dediği zaman, tek olan kendi zâtına atıfta bulumaktadır. Aksine, "Biz" dediğinde ise, kâinattaki çokluğu meydana getiren isim ve sıfatlarına atıfta bulunmaktadır.
Sayfa 49Kitabı okudu