İmanın çekirdeği aşktı, aşk dolu teslimiyet. Bu pek çok durum için geçerli olabilirdi: Bir insanın başka bir insana duyduğu aşk, bir insanın tanrıya duyduğu aşk ve bir insanın kendisine duyduğu aşk. Hatta tanrının insanlara, kendi yarattığı varlıklara duyduğu aşk.
Aşk, diye düşünüyordu Hallaç o garip öğleden sonrası, insanların konuştuğu dillerin en boş, fakat aynı zamanda en tanımlanamaz sözcüklerinden biri olmalıydı.