Pek çok konuda pek çok bilgiyi tekrar tekrar verme kaygısı ,şu anda şu müziği dinleyin diktesi rahatsız edici gelse de yazarın bu kitabı yazmadan önce epey araştırma yapmış olduğunu , okurken net olarak farkedebiliyorsunuz. Varoluştan , sokak hayvanlarına , dinler tarihinden kadın haklarına kadar çok değişken konulara girme çabası ; Sümerlerin tabletlerinden, yahudilikten ,hıristiyanlıktan , kutsal kitaplardan bu kadar uzun ve tekrarlı bahsedip müslümanlığa hiç değinmemesi ; duygusal bir anı tariflerken bile abartılı cinsellik içeren cümleler kullanması biraz ticari kaygı gibi geldi bana. Bunlara rağmen araştırmak için verdiği emeği takdir etmemek haksızlık olur. Tüm bunların yanında beni en rahatsız eden şey kitabın başından sonuna kadar Cumhuriyet için sadrazam yanlılarına karşı dik duran karakterin defalarca “değer miydi” diye sormasıydı. Son birkaç yüz sayfası aşk romanı tadında geçen kitabın her zevki yakalamak amacıyla yazılmış olduğunu düşünmekten alamadım kendimi. Sonuç olarak altını çizdiğim çok yer oldu mu ? Oldu. Okuduğuma pişman mıyım ? Değilim. Bir daha yazarın kitabını okur muyum ? (Fi’den sonra da okumam demiştim gerçi ama yine de ...) sanmıyorum.