Okuma tinsel hayatın eşiğidir, oradaki yolu bize gösterebilir ancak onu teşkil etmez.
Yine de ruhsal çöküntünün bazı halleri, deyim yerindeyse bazı patolojik halleri vardır ki okuma, yinelenen teşviklerle, tembel bir zihni durmadan tinsel hayata yeniden sokmakla görevli bir tür şifalı disiplin haline gelebilir. Böyle bir durumda kitaplar, bu vaziyetteki birey için psikoterapistin bazı sinir hastaları için oynadığı role benzerini oynarlar.
Sayfa 40 - Palto yayıneviKitabı okudu
Nullum melius esse tempestiva morte. (Hiçbir şey vakitli bir ölümden daha değerli değildir. Plinius.)
Bir kitap ile bir dost arasındaki esas fark, bilgeliklerinin büyüklüklerindeki farklılık değil, onlarla iletişim kurma biçiminde saklıdır; okuma, konuşmanın aksine, yalnızlığımızı sürdürür iken, yani yalnızken sahip olunan ve konuşunca çabucak dağılan entelektüel güçten yararlanmaya devam ederek, esinlere kendini açmaya ve zekanın kendi kendisi üzerindeki çalışmasını bütünüyle verimli kılmaya devam etmesidir.
Lugere genitum, tanta qui intravit mala, vesaire.
"Yeni doğana merhamet edin, çünkü sayısız kötülükle karşılaşacaktır."
Sayfa 52Kitabı okudu
...not almak, çözüm üretmek için yaratıcı üretkenliği teşvik eder, yardımcı olur ve kışkırtır. Not almak, hem bilginin dönüşümünün, kullanılır-yaşanılır kılınmasının, hem de yarın kullanacağımız fikirleri saklamanın en etkili yoludur.
Sayfa 19 - Şule YayınlarıKitabı okudu
Seyahat
kitap okurken, hepimiz biraz kendi dışımıza çıkmayı, kendimizden uzaklaşıp çeşitli yerlere zihnimizde seyahat etmeyi daima severiz.
Sayfa 62 - PaltoKitabı okudu
Bu saf dostluğun atmosferi, sözden daha saf olan sükûttur. Zira başkaları için konuşur, kendimiz için susarız. Bu yüzden sessizlik, sözden farklı olarak, kusurlarımızın, yapmacık davranışlarımızın izini taşımaz.
Sayfa 56 - PaltoKitabı okudu
Okumada, dostluk aniden ilk baştaki saflığına kavuşur. Kitaplarda sahte kibarlıklar yoktur. Eğer geceyi bu dostlar ile geçiriyorsak, bu, gerçekten istediğimiz içindir.
Sayfa 55 - PaltoKitabı okudu
Zira başkaları için konuşur, kendimiz için susarız.Bu yüzden sessizlik, sözden farklı olarak, kusurlarımızın, yapmacık davranışlarımızın izini taşımaz.Saftır, gerçekten bir atmosferdir.
Sayfa 56
Okuma tinsel hayatın eşiğidir, oradaki yolu bize gösterebilir ancak onu teşkil etmez.
Yine de ruhsal çöküntünün bazı halleri, deyim yerindeyse bazı patolojik halleri vardır ki okuma, yinelenen teşviklerle, tembel bir zihni durmadan tinsel hayata yeniden sokmakla görevli bir tür şifalı disiplin hâline gelebilir.Böyle bir durumda kitaplar, bu vaziyetteki birey için psikoterapistin bazı sinir hastaları için oynadığı role benzerini oynarlar.
Sayfa 40
Bizim bilgeliğimizin, yazarınkinin bittiği yerde başladığını gayet iyi hissettiğimiz ve elinden gelenin,sadece bizde arzular uyandırmak olduğunu bildiğimiz halde bize yanıtlar vermesini bekleriz.
Sayfa 37
...okuma,insanların en bilgesiyle bile olsa, bir konuşmaya indirgenemez; bir kitap ile bir dost arasındaki esas fark, bilgeliklerinin büyüklüklerindeki farklılık değil, onlarla iletişim kurma biçiminde saklıdır; okuma, konuşmanın aksine, yalnızlığımızı sürdürür iken, yani yalnızken sahip olunan ve konuşunca çabucak dağılan entelektüel güçten yararlanmaya devam ederek, esinlere kendini açmaya ve zekanın kendi kendisi üzerindeki çalışmasını bütünüyle verimli kılmaya devam etmesidir.
Sayfa 33
Yaşayan insanlardan daha fazla ehemmiyet verdiğimiz ve şefkat gösterdiğimiz bu varlıkları ne denli sevdigimizi itiraf etme cüretini gosteremeyiz her zaman,bilakis ebeveynlerimiz bizi okurken bulup heyecanımıza güler bir tavır takindiklarinda bile , sahte bir kayıtsızlık ve yapmacık bir can sıkıntısıyla kitabı kapatırız.