Ayça Şen Sözleri ve Alıntıları
Ayça Şen sözleri ve alıntılarını, Ayça Şen kitap alıntılarını, Ayça Şen en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bence o kendine inanmıyor yani. Onun doğurduğu çocuğun hiçbir şey başarabileceğine inanamıyor. Çünkü ben onun çocuğuyum. Kendini bir şey başarır gibi göremediği için böyle yapıyor.
Sayfa 168 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Kendimi küçücük bir çöl gibi hissediyorum. Arada fakir bir kafilenin üşene üşene geçip gittiği ve arkasında esneyen develerin rehavet basan yavaş adımları. Susuzluk bile yavan. Öyle bir şiddetli bir susuzluk olsa su aramak için canını dişine takmış tutkulu bir susuzluk hissederim ama öyle değil. Birkaç damla su var ve onunla da idare edebiliyorum gayet rahat. Beni rahatsız eden de bu zaten.
Sayfa 69 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Kışını yazını birlikte geçireceğim, çetin havalarda sıkı sıkı sarılabileceğim ve karaya karşı kahramanca bir kavgaya tutuşmuş şövalyenin pelerininden yakalayamayacağım denizi.
Sayfa 74 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Sanki herkes gençliğini yaşamış, benimse hayat bir anda üzerime çullanmış, yaşamak için fırsatım olmamış gibi.
Sayfa 72Kitabı okudu
Mesela onların da hayatıma girip çıkmaları, hiçbir amaca hizmet etmemiş oluşları, her şeyin bir manası olduğu görüşünü çürütürcesine, bütün anlamsızlığıyla anılarımda duruyor.
Sayfa 215 - Doğan KitapKitabı okudu
Bu ağrıyı hazmettikten sonra geriye belli belirsiz bir kalp kırıklığı kalmıştı. Belki de acının kalbime de etki etmesinden kaynaklanan bir nevi kalp sızısıydı.
Sayfa 23Kitabı okudu
Hayatı geçiştirmek…
Mutsuz olduğun işi yapıyorsan, buna hayatı yaşamak değil, hayatı geçiştirmek denir.
Sadece mimiklerinden, insanların neyi anlayıp neyi anlamadığını kesinlikle anlayamıyorsunuz. Çok iyi rol yapabiliyorlar.
Doğan Kitap
Bizlere bahşedilmiş bir haftalık yıllık iznimizde deniz kenarında ağaçların altında dinlenmek, güneşlenmek, tıpkı tek gecelik ilişkiler gibi aşkı körleştiriyor ve bağlılık kuramadan, birbirini tanıyamayadan ayrılık gelip çatıyor. Havaların soğuduğu, denizin kıyıyı sert tokatlarla dövdüğü ve güneşin görünmeden aylar boyu karanlık havalarda yağan yağmurla yıkadığı "kötü günlerde" yanında olamamak, yabancı bir şehre gidip de orayı yaşayamadan fotoğraf çekmek gibi manasız ve görgüsüzce.
Sayfa 74 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Bir yerden başlamam gerekiyordu, ben de boşluktan başladım.
Sayfa 76Kitabı okudu
Yurdunu aramak…
Kabak tadı verdiğinde insan çekip gidebilmeli. Gidemiyorsa, vazgeçemiyorsa, gözünü kapatamıyorsa, bu çok yıpratıcı oluyor. Öz saygın ve varoluşa hayranlığın zedeleniyor. Bu da hayat coşkusunun zımparalanması demek.
Gerçekten istemediğin yerlerde kalmamalısın. Yurdunu aramalısın. Kendini berrakça ifade
edip, hayatın coşkusunu içinde hissedebileceğin
coğrafyalara gidebilmelisin.
Sayfa 108 - Doğan KitapKitabı okudu
Sonsuzlukta, birlikte aynı manzaraya bakıp sarhoş olacağımız o insan olup olmadığını anlamak için, sadece meraktan doğruca içine baktığımız o anlar.
Sayfa 143Kitabı okudu
Seni ölüme götüren zaman, aynı zamanda bir panzehir.
Sayfa 138Kitabı okudu
Bazı insanlar vardır, bazı şeyleri konuşamazsınız. Çünkü onlar bunun cevabını hiç bulamamış, sorusunu dahi soramamışlardır.
Sayfa 75Kitabı okudu